Şu Ana Dek Birçok Gerçek Deşifre Edildi

CENEVRE – Cenevre III görüşmeleri kapsamında Suriye Arap Cumhuriyeti heyetinin BM Suriye özel temsilcisi Staffan de Mistura ile bir araya gelmesi ve heyetin Suriyelilerin ulusal ilkelere bağlılıklarını vurgulaması ardından BM koridorlarında Suriye hükümetinin siyasi çözüme büyük özeni konuşuluyor.

Öyle ki Suriye Arap Cumhuriyeti heyeti de Mistura ile toplantısında Suriyelilerin toprak ve halk bütünlüğünün yanı sıra egemenlik ve bağımsızlığa sımsıkı tutunduklarını, terörle mücadele azimlerini belirtmiş, Suriye’de faaliyet gösteren terör örgütlerin listesinin belirlenmesi önemini vurgulamıştı.
Heyetin Cenevre III görüşmeleri için belirlenen zamanda hazır bulunmasıyla da BM koridorlarındaki görüşmeler ve medyada Suriye hükümetinin üstüne düşen sorumluluklara bağlılığı yoğun bir şekilde konuşuluyor.
Aynı zamanda Suriye hükümetinin, Suriyelilerin kararlaştırıp hayata geçirecekleri siyasi bir çözümün sağlanması çabalarında ciddi ve dürüst olduğuna da dikkat çekiliyor.

Gazeteciler tüm bunların ışığında Suriye hükümetinin, Suriye’de kanların akıtılması ve krizin son bulması için büyük, dürüst ve ciddi bir özen gösterdiğini ifade ediyor.

Muhalefet tarafında ise bölünme ve anlaşmazlık zirveye çıkarken, muhalif şahsiyetler arasında sorunlar da artıyor. Muhalif şahsiyetlerin BM’nin belirlediği zaman ve ilkelere karşı uyumsuzlukları tüm çıplaklığıyla görülürken, çözüm konusundaki ciddiyetsizlikleri ve etkisizleri de ortaya çıkıyor. Suriye halkının yaşadığı en büyük sorun olan ve bölgesel güçlerin yanı sıra evrensel güçlerin desteklediği terörün son bulmasına ilgisizliklerini ortaya seren muhalefet şahsiyetleri; kendileri ve onları destekleyenlerin Suriye’de terörün son bulmasına önem vermediklerini dünyaya göstermiş oldular.

Muhalefet ortamından kaynaklar Suriye’de teröre her trülü desteği temin eden devletlerden heyetlerin muhalif şahsiyetleri yönlendirmek ve provoke etmek için Cenevre’de yoğun çabalarda bulunduklarını belirtti. Bu da Cenevre’de tüm dünyadan mevcut medya araçlarının önünde söz konusu muhalefet heyetleri ve şahsiyetlerinin bir kısmının kararlarında egemen olmadıklarını, Suriye ve halkı adına konuşmadıklarını, sadece ve sadece yabancı güçlerin ajandalarına hizmet ettiklerini tüm çıplaklığıyla ortaya sermiş oldular. Aynı zamanda Suriye ve halkına düşman dış güçlerin kendi aralarında da anlaşmazlıkların bulunduğunu, bu anlaşmazlığın da etkileri altındaki muhalefet heyetlerine yansıdığını da ortaya koymaktadır.

Mevcut tüm veriler önümüzdeki süreç içinde muhalefet şahsiyetlerinin bizzat kendi aralarındaki anlaşmazlık ve bölünmelerin daha çok tırmanacağı ve keskinleşeceğini gösteriyor.

R.H.