NEW YORK – Suriye’nin BM daimi temsilcisi Beşşar el Caferi terör belasının er ya da geç onları destekleyen ve finanse eden devletlerin hükümetlerine geri döneceğini belirtirken, Birleşmiş Milletlerde üye devletlerin Suriye’ye komşu devletlerden teröre desteğin kesilmesinde sorumluluk üstlenmeleri gerektiğini vurguladı.
BM genel kurulunun 71. Dönmem çalışmaları kapsamında BM uluslar arası güvenlik ve silahları yasaklama birinci komitesinin düzenlediği toplantıda Suriye adına okuduğu beyanda Caferi; özellikle nükleer silah olmak üzere dünyanın silahların yayılmasından dolayı ciddi bir meydan okumayla karşı karşıya olduğunu kaydetti. Nükleer silahlara sahip bir kısım devletlerin başka ülkelere karşı nükleer tehdidinde bulunduğunu dikkat çeken Caferi; İsrail’in nükleer silahların yasaklanması anlaşmasından istisna tutulmasının da tehlikesine vurgu yaptı.
Caferi kimi BM’de daimi kimi devletlerin uluslar arası terör örgütleri listesinde yer alan ve kimyasal silah kullanan radikal terör örgütlere sınırsız ve muhtelif tür desteklerinin yol açtığı tehlikenin altını çizdi.
ABD ve İngiltere’nin, kitle imha silahları anlaşmasının yeniden gözden geçirilmesi konferansını engellemelerinin tamamen ahlaki bir skandal olduğunu belirten Caferi; bunun bir amacının, İsrail’in bu anlaşmanın dışında kalmaya devam etmesini sağlamak olduğunu söyledi. Caferi BM’de üye devletlerin büyük çoğunluğunun İsrail’in anlaşmaya dahil edilmesi gereğinde görüş birliği içinde olmalarına rağmen ABD ve daha başka devletlerin bunu engelleyip İsrail’i korumalarının mantıklı olmadığına işaret etti.
Suriye’nin kimyasal dahil her türlü kitle imha silahlarının kullanılmasını keskin ifadelerle kınadığını bir kez daha belirten Caferi; Suriye’nin Ortadoğu bölgesinin her türlü kitle imha silahlarından arındırılması yönündeki çabalarına ışık tuttu.
Caferi kimyasal silah kullanımı konusunda Suriye ordusu ve hükümetine yapılan suçlamalara da ışık tutarken, tüm bu suçlamalar ve raporlarda hiçbir kanıt ya da somut bilginin yer almadığına dikkat çekti. Suçlama ve raporların gerçeklerden tamamen uzak olduğunu belirten Caferi; Suriye’de kimyasal silah kullanımının araştırılıp soruşturulmasının Suriye devleti tarafından talep edildiğini, ABD ve terörü destekleyen kimi tarafların ise bu silahları kimin kullandığının deşifre edilmesi endişesiyle soruşturmaları engellediklerini kaydetti. Caferi kimyasal silahların nerede ve nasıl kullanıldıklarının yanı sıra radikal terör örgütlerin kimyasal silah elde etme çabalarına ilişkin mevcut net bilgilerin bu durumu net bir şekilde izah ettiğinin altını çizdi.
Suriye’de kimyasal silah kullanılan olaylara ilişkin kanıtlarla bilgi takdim eden Caferi; uluslar arası kimi raporlarda bu konuda dezenformasyon yapıldığını, Suriye ve ordusuna baskı uygulamak için gerçeklerin tamamen çarpıtıldığını vurguladı.
Son süreç içinde ABD’nin desteği ve denetimi altında Türkiye üzerinden Suriye’ye tonlarca zehirli maddeler geçirildiğini belirten Caferi; bunların hazırlanması ve kullanımı üzerinde eğitim verecek ABD’li uzmanların da Türkiye üzerinden girdiklerini kaydetti.
Suriye’nin BM daimi temsilcisi Caferi Suriye’nin, teröristlerin kimyasal silah temini ve kullanımına ilişkin kanıt ve belgeler içeren onlarca mektubu BM genel sekreteri, Güvenlik Konseyi başkanı ve uluslar arası soruşturma komitelerine gönderdiğini vurgularken, tüm bunların bilinen nedenlerden dolayı göz ardı edildiklerinin altını çizdi.