NEW YORK – Suriye’nin BM’de Daimi Temsilcisi Beşşar el Caferi; kimyasal silah konusunun Suriye hükümetine karşı kullanılmak üzere kurulmuş bir kumpas olduğunu ifade ederek Güvenlik Konseyinde Suriye’de kimyasal silah kullanılması ile ilgili tartışılan raporda büyük boşluklar bulunduğunu belirtti.
Meyadin Televizyonuna New York’tan uydu aracılığı ile verdiği röportajda yalancı tanıkların ertesi gün olacak bir olayı nasıl öngörebildiğini sorgulayan Caferi; raporda belgelenen birçok olayda buna benzer örnekler olduğunu belirtti.
2012 yılında Halep kırsalının Han el Asel Beldesini hedef alan kimyasal silah saldırısından beş ay önce sürpriz bir şekilde Türkiye’de “Suriye’de Kimyasal Saldırılar (Tiyatrosunu) İnceleme Merkezi” nin kurulduğuna dikkat çeken Caferi; söz konusu merkezin, Han el Asel Beldesindeki kimyasal silah saldırısından on saat sonra BM genel sekreterinden kimyasal silah kullanılıp kullanılmadığının, kullanılmışsa da kim tarafından kullanıldığının tespit edilmesi için yardım talep ettiğini hatırlattı.
Han el Asel kimyasal saldırısının 17 kurbanının Suriye Arap Ordusu Askeri olduğunun tespit edildiğine dikkat çeken Caferi; bütün bunlara rağmen BM ve BMGK’de nüfuz sahibi devletlerin Suriye’de kimin kimyasal silah kullandığını tespit edemediklerinin altını çizdi.
Suriye’de Kimyasal Silah Teftiş Komisyonunun Nihai Raporunun hala yayınlanmadığını ve bu konudan yayınlanan belgelerin yalancı tanıkların şahitliklerine dayandığına işaret eden Caferi; Suriye hükümetinin konuyla ilgili bilgi ve düşüncelerini kamuoyu ile paylaşmadığını Teftiş Komisyonunun Raporunun yayınlanmasından sonra Suriye hükümetinin bilgi-belge ve düşüncelerini açıklayacağını ibraz etti.
Kimyasal Silah Kullanılmasıyla İlgili Suriye Hükümetine Karşı 60 Yalancı Tanık Hazırlanmış
Kimyasal silah kullanımı ile ilgili Suriye hükümetine karşı yalancı şahitlik yapmaları için 60’a yakın yalancı tanık hazırlanmış olduğuna dikkat çeken Caferi; Ortak Teftiş Komisyonu oluşturulmadan önce kimyasal silah kullanılması ile ilgili Suriye hükümeti tarafından ilgili kurumlara 11 resmi mektup gönderildiğini ancak Teşfiş Komisyonunun, yetkilendirilmeden önce gönderildikleri bahanesiyle bu mektupların dikkate alınmadığını kaydetti.
Suriye hükümetinin, Ortak Teftiş Komisyonunun görevlendirilmesinden sonra Suriye’de birçok bölgede kimyasal silah kullanılmasına ilişkin 17 durum ile ilgili 17 resmi mektup göndererek ‘buyurun bizim için soruşturun’ dediğini ifade eden Caferi; Teftiş Komisyonunun söz konusu durumların görevi kapsamında olmadığı cevabını verdiğini belirtti.
Caferi; Teftiş Komisyonuna görev kapsamına nelerin girdiği sorulduğunda da; görev kapsamının sadece önceki Soruşturma Komisyonun belirlemiş olduğu 9 durumu incelemek ve bu görevi daha önce belirlenmiş programa uygun bir şekilde yerine getirmekle yükümlüyüz” şeklinde cevap verildiğini beyan etti.
Washington’un Savaş Oyununda Türkiye Gibi Müttefiklerinin de Kanı Akıyor
Halep’te meydana gelen olaylarla ilgili olarak, ABD Başkanı Barack Obama’nın Müsteşarı Robert Malley’in “Amerikalılar Suriye’deki savaşı en uzun savaş yapacakları” yönündeki açıklamalarını hatırlatan Caferi; Washinton ve onun yörüngesinde dönen bölge devletlerin Suriye’de barış ve huzuru istemediklerini, teröristlere silah desteği yapacak zamanı kazanmak için sadece geçici bir sükunet istediklerini vurguladı.
Caferi; Washington ve müttefiklerinin uzun süreli ve kanlı bir savaş oyunu oynadıklarını ancak bu oyunun Türkiye gibi müttefiklerin de kanını akıttığını ekledi.
F.B. – R.H.