İnsani Durumların Siyasi Ticaretine Son Verilmelidir (video)

NEW YORK – Suriye’nin BM Daimi Temsilcisi Beşşar el Caferi; Suriye ve halkına karşı çokuluslu tekfirci terörü destekleyen ve Kaide tabanlı tekfirci örgütlerin uluslararası terör örgütleri listesine alınmalarını reddeden rejimlerin Suriye halkına karşı zalim ve katı icraatlar dayattıklarını, onun insani ihtiyaçları ve acılarını siyasi ticarette kullandıklarını belirtti.

BMGK’nin Ortadoğu’daki durumlara ilişkin düzenlediği oturumda konuşan Caferi; birkaç gün önce Türkiye’de Suriyeli mültecilerin kamplarını ziyaret eden BM genel sekreterinin insani işlerden sorumlu vekilinin konuşmasının başında Suriye’nin Ceble ve Tartus kentlerinde meydana gelen ve geneli çocuk ve kadınlardan oluşan onlarca vatandaşın şehit düşmelerine yol açan bombalı terör eylemlerinden dolayı Suriye ve halkına taziyelerini dile getirmesini beklediğine işaret etti.

Caferi söz konusu vekilin Suriyeli mültecilerin durumlarına ilişkin sözlerine cevaben, Kuveyt ve daha başka devletlerde yapılan gösterisel konferanslarda BM’ye takdim edilen milyarlarca doların yanı sıra Suriyeli mültecilere ev sahipliği yapan Türkiye, Ürdün ve Lübnan’a verilen milyarlarca doların nereye harcandığını sorguladı. Özellikle Türkiye rejimi başta olmak üzere Arap Körfez ülkelerinin bu mültecilerin kaldıkları kampları beş yıldızlı otellere benzeten propagandalarını da hatırlatan Ceferi; BM genel sekreter vekilinin Türkiye ziyareti sırasında Suriyeli çocukların nasıl kullandıklarına dikkat etmemesinin de garipsenecek bir durum olduğuna dikkat çekti.

Caferi Türkiye ve Suudi Arabistan rejimlerinin kollayıp komuta ettikleri, ABD’nin de uluslar arası terör örgütleri listesine alınmasını engelledikleri Ahrar el Şam İslami Hareketinin sözde müftüsü görevini üstlenen Suudi Arabistanlı tekfirci terör elebaşı Abdullah el Muhaysni’nin Suriyeli çocukları terör ve daha başka kötü amaçlı nasıl kullandığına ışık tutarken, bu gerçeklerin üstünde durulması çağrısında bulundu.

Caferi BM genel sekreteri vekilinin Ceble ve Tartus’ta meydana gelen bombalı terör eylemleri konusundaki açıklamalarını eleştirirken, iki kentte bombalı terör eylemlerinin meydana geldiğini ve bu bombalı eylemlerin Ahrar el Şam İslami Hareketinin yanı sıra IŞİD tarafından açık ve aleni bir şekilde üstlenildiklerinin vekil tarafından gayet iyi bilindiğini belirtti.

Suriye halkı için timsah gözyaşları döken, Suriye halkının çıkarlarını savunduğunu iddia eden ve kendilerini barış güvercini gibi gösterip tek dertleri Suriye’de insani durumlar ve insan hakları olduğunu iddia eden devletleri eleştiren Caferi; tüm bunların tam tersi olan pratik ve gerçeklerin gün ışığı gibi ortada olduğuna dikkat çekti. Caferi bu devletlerin Suriye halkının yaşadığı tüm acıların başrolleri olduklarını, Suriye halkının acılarıyla da siyasi ticaret yaptıklarının altını çizdi.

Söz konusu devletlerin sivilleri gelişigüzel füze yağmuruna tutan ‘İslam Ordusu’ ve son olarak IŞİD ile birlikte Tartus ve Ceble kentlerinde onlarca masum insanın kurban gittiği bombalı terör eylemleri düzenleyen Ahrar el Şam İslami Hareketini destekleyip kolladıklarına dikkat çeken Caferi; bu devletlerin terörü iyi ve kötü olarak ayırmalarının mantıkla ilişkisi olmadığını vurguladı.

Caferi teröre desteğin devam ettiği ve insani durumların ticaretinin yapılıp tekfirci terörün siyasi ajandalarda edat olarak kullanılmasına devam ettiği sürece bunu yapan devletlerin insani durumlardan söz etmeleri ya da Suriye’de siyasi çözümü desteklediklerini iddia etmelerinin hiç inandırıcı olmadığını ifade etti.

Türkiye rejiminin teröre desteğinin yanı sıra Suriye’nin egemenliğine ihlallerine de dikkat çeken Caferi; Suriyeli mültecilerin çocuk ve kadınlarıyla terör ve daha başka kötü amaçlı kullanılmalarına teşvik ettiğine işaret etti. Caferi Erdoğan rejiminin tüm bu suçlarını deşifre eden çok sayıda gazeteci, yargıç ve gümrük görevlisini hapse tıktığına dikkat çekerken, BM’nin uluslar arası ilk insani zirvesine ev sahipliği yapmakla Türkiye rejimini ödüllendirmesinin garip bir durum olduğunu söyledi.

İnsani yardımlar konusundaki spekülasyonlar konusunda ise Caferi; Suriye hükümetinin sıcak bölgeler dahil istisnasız her yere insani yardımların ulaştırılmasına özen gösterdiğini ve bu bağlamda işbirliği içinde olduğunu belirtti. Caferi fakat kimi tarafların bu bent altında tekfirci terör örgütlere yardım etmeye çalıştıklarını, Suriye hükümetinin de buna karşı olduğunu söyledi. Hiç kimsenin insani yardımlar konusunda Suriye hükümetinden daha çok özen göstermediğini belirten Caferi; siyasi ticaret amaçlı tutum ve açıklamaların deşifre olduğunu ifade etti.

Oturumda bulunduğu müdahalede ise Caferi; Türkiye’nin insani yardım adı altında tekfirci terör çetelerine askeri destek sağlamaya çalıştığının altını çizerek insani yardım örtüsü altında silah ve mühimmat gönderdiğini, bunun da belgelerle kanıtlanmış olduğunu vurguladı.

https://www.youtube.com/watch?v=Q5dAEUgW8ZQ