Caferi Suriye Heyetinin Remzi ile Görüşmesi Ardından Basın Toplantısı Düzenledi (video)

 

CENEVRE – Suriyeliler arasındaki dolaylı diyalog görüşmelerinde Suriye Arap Cumhuriyeti heyetinin bugün BM’nin Cenevre ofisinde BM genel sekreterinin Suriye özel temsilcisi Staffan de Mistura’nın yardımcısı Remzi İzzettin Remzi ile görüşmesi ardından heyet başkanı Beşşar el Caferi basın toplantısı düzenledi.cenevre

Basın toplantısında gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Caferi; Remzi ile geniş bir oturum düzenlediklerini, bu oturumda bir dizi meseleyi ele aldıklarını ifade etti. Caferi toplantıda temel olarak Suriye’nin de Mistura’nın takdim ettiği 12 noktalık belgeye bulunduğu değişikliklerin tartışıldığını, özellikle de genişletilmiş hükümetin teşkil edilmesi noktasının ayrıntılarıyla ele alındığını açıkladı. Heyet başkanı Caferi toplantıda ayrıca terörle mücadeleye ilişkin uluslar arası kararların ciddi ve etkin bir şekilde hayata geçirilmesi için Suriye’de IŞİD, Nusra Cephesi ve benzeri terör örgütleri destekleyen devletlere baskı uygulanması konusunu masaya yatırdıklarını söyledi.

‘Riyad muhalefeti’ heyetinin görüşmelere katılma kararını askıya almasına ilişkin soruya cevabında Caferi, BM’nin bu karara rağmen görüşmelerin devam ettiğini ilan ettiğini ve diğer heyetlerle görüşmeleri sürdüreceğini belirttiğine dikkat çekti.

Suriye heyetinin görüşmelerin üçüncü turunda şu ana dek de Mistura, yardımcısı ve eşlik eden ekiple birlikte 3 resmi toplantı düzenlediğine dikkat çeken Caferi; bunun da Suriyeliler arasındaki diyalog görüşmeleri ve bu görüşmelerle siyasi çözümün sağlanmasındaki ciddiyet ve özenini net bir şekilde ortaya koyduğunu vurguladı. Caferi bu bağlamda herhangi bir dış müdahale ya da dayatmanın olmaması gereğinin bir kez daha altını çizdi.

Riyad muhalefetinin dün sergilediği gerginlik ve radikalliğin işverenleri ve arkalarında duranların gerginliğini net bir şekilde yansıttığına dikkat çeken Caferi; Suriye heyetinin gayet iyi bir şekilde idrak edip analizini yaptığı bu gerginliğin onların yaşadığı durumlarda normal olduğunu da bildiğini söyledi. Caferi vatanını ve ordusunu destekleyen Suriye halkının yurtsever onurlu tutumuyla birlikte Suriye ordusunun teröre karşı zaferleri ardından ‘Riyad muhalefeti’ ve işverenlerinin bu gerginlik ve sorumsuz davranışlarının gayet normal olduğunu ifade etti. ‘Riyad muhalefeti’ heyetinde radikal terör örgütleri temsilcilerinin bulunduğuna dikkat çeken Caferi; Suriye’de terör çetelerinin uğratıldıkları ağır kayıplar ardından bu heyet ve arkasında duranların rahatsızlık duymaları kadar normal bir şey olmadığını, bunun da gerçek yüzlerini ortaya serdiğini sözlerine ekledi.

Sözlerine devam eden Caferi; ‘Riyad muhalefeti’ heyetinin Cenevre görüşmelerinden çekilmesi halinde herhangi bir kaybın olmayacağını belirtti. Caferi bu heyetin Suriye halkını temsil etmemesiyle görüşmelerden çekilmesinin, tam tersine belki de çözüm yönünde büyük bir engelin ortadan kalkmış olacağını ifade etti.

Erdoğan ve Al Suud rejimlerinin Suriye’de siyasi çözümün sağlanması ve masum kanların akıtılmasına son verilmesine karşı olduklarını belirten Caferi; bundan dolayı da ‘muhalefet’ olarak adlandırdıkları kiralık edatlarının Cenevre’ye gelmelerini istemediklerini ifade etti. Caferi fakat Cenevre görüşmelerinin bu iki rejime zorla dayatıldığını, bundan dolayı politik ikna olmadan edatlarını görüşmelere gönderdiklerini sözlerine ekledi.

Erdoğan hükümetinin, BM’nin insani çalışmalarında en önemli temel kapı olarak gördüğü Nusaybin Kapısını bu yöndeki çabalar önünde kapattığına dikkat çeken Caferi; Haseke ve daha başka bölgelerde yüz binlerce vatandaşın Erdoğan’ın bu düşmancı tutumu nedeniyle acılar yaşadığını ifade etti.

Suriye’deki krize çözüm konusunda öne sürülen tüm koşullar ve her şeye rağmen krize siyasi çözümün genişletilmiş ulusal hükümet, yeni bir anayasa ve yeni bir parlamento seçimi olduğunun altını çizen Caferi, bunun haricinde düşünen herhangi bir grup ya da tarafın tamamen hayallere kapıldığını, Cenevre görüşmelerini engellediğini, kendisi ve Suriye heyetinin zamanını kaybettiğini vurguladı.

Caferi; Cenevre’de Suriyeliler arasındaki görüşmelerin devam ettiği üçüncü turun ilk gününde ‘Riyad muhalefeti’ heyetinde bir kısım şahısların resmi açıklamalarında Suriye’de çatışmaları durdurma anlaşmasını sabote etme, Suriye ordusu ve sivil yerleşim alanlarına yoğun saldırılarda bulunma talimatları verdiklerini ifade ettiklerine vurgu yaptı. Bunların beraberlerinde Erdoğan ve Al Suud rejimlerinin destek ve talimatlarıyla faaliyet gösteren ‘Ahrar el Şam İslami Hareketi’ ve ‘İslam Ordusu’ gibi radikal terör örgütlerin temsilcilerini beraberlerinde getirdiklerine dikkat çeken Caferi; amaçlarının diyalog görüşmelerini sınırlayıp sabote etmek olduğunu belirtti.

BMGK’nin 2254 sayılı kararının siyasi ve askeri süreçlerden söz ettiğine dikkat çeken Caferi; Suriye heyetinin siyasi süreç için Cenevre mekanizmasını sunduğunu belirtti. Caferi askeri sürecin ise terörle mücadele ve Suriye’de bu terörü bertaraf etme anlamına geldiğini, başka bir değişle Suriye’nin terör örgütlere karşı savaşma meşruluğu ve hakkına sahip olduğunun altını çizdi.

BM’de üye tüm devletlerin Suriye’nin müttefikleriyle birlikte teröre karşı savaşta yardımcı olmaları gerektiğini söyleyen Caferi; Suriye’nin BM’de üye devletlerden beklediğinin bu olduğunu söyledi. Caferi terörün Suriye’de hezimete uğratılmaması halinde bu terörün Rusya, Çin, Roma ve daha başka devletlere yayılacağını, Brüksel, Paris ve daha başka şehirlerde meydana gelen terör saldırılarının da bunu kanıtladığının altını çizdi.

Caferi Suriye’nin egemen ve bağımsız bir devlet olmasının yanı sıra teröre karşı özveri ve ciddiyetle etkin bir mücadele verdiğini, dolayısıyla da terörle gerçekten mücadele etmek isteyenlerin Suriye devleti ile koordinasyonda bulunmasının kaçınılmaz bir gereklilik olduğunu vurguladı.

Sözlerine devam eden Caferi; Suriye’de faaliyet gösteren IŞİD, Nusra Cephesi ve daha başka isimler altındaki terör örgütlerin bir kısım devletlerden aldıkları destek ve örtü sayesinde beş yıldan fazla süredir Suriye ve halkına karşı bu terörlerini sürdürdüklerinin altını çizdi. Caferi dünyanın her yerinden terörü Suriye’ye seferber edenin, IŞİD ideolojisine benzeyen tekfirci Vahhabilik olduğunu, ihvancı Erdoğan rejiminin de bu terörün işini kolaylaştırıp desteklediğini belirtti.

Suriye heyeti Remzi ile görüşmek üzere BM’nin Cenevre ofisine yerel saatle saat 12 cvarında ulaşmıştı.

https://www.youtube.com/watch?v=wCxbXid1Hto

https://youtu.be/qLJahyIdFNs

Check Also

Aksa Tufanı Operasyonu… Bugünün En Öne Çıkan Gelişmeleri

İŞGAL EDİLEN KUDÜS (SANA) – Filistin direnişinin işgalci İsrail’in saldırganlığına yanıt olarak 7 Ekim’de başlattığı Aksa …