El Esad AFP’ye Röportajında Birçok Noktayı Aydınlattı (video)

ŞAM – Cumhurbaşkanı Beşşar el Esad Fransız Haber Ajansı AFP’ye (Agence France-Press) Suriye ve bölgedeki gelişmelere ışık tutan bir röportaj verdi.

Asıl Sorulması Gereken Soru Budur

Bugün yayınlanan röportajında el Esad; ‘Suriyelilerin kendi vatanlarında acılar yaşamaları ve aç susuz barksız kalmalarının yanı sıra yasa dışı yollarla başka devletlere mülteci olarak kaçmaları karşısındaki duygularına’ ilişkin soruya cevabında; kuşkusuz kendisinin de bu halktan olduğunu ve doğal olarak aynı duyguları yaşadığını ifade etti. El Esad bu durumların istisnasız tüm Suriyelilere acı verdiğini belirtti.

Fakat asıl sorulması gereken sorunun bir yetkili olarak ne yapacağı olması gerektiğini ifade eden el Esad; burada da aydınlatılması gereken bir noktanın altını çizdi. El Esad Suriyelilerin Suriye’de yaşadığı tüm acılar ve başka devletlere kaçmalarının temel nedeninin, kimi medya araçlarının iddia ettiği gibi Rus hava güçleri ve Suriye ordusunun operasyonları olmadığına vurgu yaptı. El Esad bir diğer nedeninin de söz konusu iddialarda bulunan medya araçlarının tabi oldukları kimi batılı devletlerin Suriye ve halkına yönelik ekonomik yaptırımları olduğunu ifade etti.

Dolayısıyla tüm bunların karşısında bir Suriyeli ya da bir yetkili olarak temel önceliğini terörle mücadele olarak belirlediğini vurgulayan el Esad; Suriye ordusu ve terörle mücadelede Suriye ve ordusunun yanı sıra dostların çabalarına dikkat çekti.

Mantık Bunu Diyor

‘Suriye ordusunun sivil bölgelere bombardımanları ve bir kısım bölgelere uyguladığı ablukayı kaldırma’ konusunda bir soruya cevabında el Esad; Suriye devleti ve Suriye ordusunun sivillere gösterdiği özenin bir kez daha altını çizdi. El Esad; Suriye devletinin bu kriz içinde halkına en çok ihtiyaç duyduğu dönem olduğuna dikkat çekerken, dolayısıyla onlara zarar verecek yada kendisinden uzaklaştıracak herhangi bir eylemde bulunmasının mantıkla hiçbir bağlantısı olmadığını da bir kez daha altını çizdi.

Esad 2Suriye ordusunun sivilleri hedef aldığı yönündeki söylentilerin aslı gerçeği olmadığını ifade eden el Esad; devletin kontrolündeki herhangi bir bölgede silahlıların aileleri dahil burada insanların birlik beraberlik içinde yaşadıklarının net bir şekilde görüldüğünü belirtti.

IŞİD’in bulunduğu Rakka Kentini örnek veren el Esad; devletin Rakka’da bulunan vatandaşlara insani yardım gönderdiğini ve hatta memurlarının maaşlarını bile ödemeye devam ettiğine dikkat çekti.

Bir kısım bölgelerde her savaşta olduğu gibi masum insanların kurban gittiğinin inkar edilemez bir gerçek olduğuna dikkat çeken el Esad; her savaşta bunun gayet normal olduğunu belirtti. El Esad; fakat genel olarak devlet politikasının sivilleri hedef almaya değil de koruma üzerinde odaklandığının altını çizdi.

Dönmeleri İçin Terörü Yok Etmek Gerekiyor

Suriye dışına giden Suriyelilere mesajı konusunda el Esad; kuşkusuz ki Suriye’den giden her Suriyelinin vatanına dönmesini istediğini ifade etti. El Esad fakat bunların dönmelerini istemenin yeterli olmadığını, bunun için gitme sebepleri olan terörü yok etmek gerektiğinin altını çizdi. Suriye’den gidenlerin çoğunun devlete karşı olmadıklarını ifade eden el Esad; dolayısıyla terörün yok edilmesi ve bu terörü destekleyen devletlerin desteklerine son vermeleri halinde Suriyelilerin o zaman vatanlarına döneceklerini belirtti.

Halep’teki operasyonlardan amaç konusunda bir soruya cevabında da el Esad; devletin her zaman Halep’te bulunduğunu, operasyonlardan amacın ise Halep ve Türkiye arasındaki yolu kesmek olduğunu belirtti.

Sözlerine devam eden el Esad Suriye’de mevcut teröristler için temel destek yolunun Türkiye toprakları olduğunu vurgularken, bu destek hattını kesmenin önemine dikkat çekti.

El Esad fakat askeri operasyonların sadece Halep’te değil, kuzeyde, güneyde, doğuda ve terörün bulunduğu her bölgede yoğun bir şekilde devam ettiğini vurguladı.

Tüm Olanaklar Kullanılacaktır

Suriye’nin tüm topraklarını terörden kurtarabilme gücüne sahip olup olmamasının yanı sıra bunun için gerekli süre konusunda soruya cevabında el Esad; vatanın her karış toprağının terörden kurtarılması için mümkün olan tüm olanakların kullanılacağını ifade etti.

Zaman konusunda ise el Esad; bunun teröre verilen desteğin azalması yada çoğalmasına bağlı olduğunu belirtti. El Esad Türkiye ve Ürdün’den teröre desteğin sınırsız bir şekilde devam ettiğine dikkat çekerken, Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar’ın desteği ile IŞİD’in Irak’ta da bulunmasıyla Irak’tan da bir kısım desteğin geldiğini ifade etti.

Asıl Soru, Türkiye Rejimi Daha Ne Kadar Terörü Destekleyecek

El Esad Suriye’de barışın sağlanması için ne kadar bir süre gerektiğinin sorulması yerine Türkiye, Suudi Arabistan ve daha başka devletlerin teröre desteklerini daha ne kadar sürdürebilecekleri, Batılı devletlerin de bu desteğe daha ne kadar göz yumacakları olması gerektiğinin altını çizdi.

Her Terörist Düşmandır

Suriye’de en büyük düşmanın ‘muhalifler mi’, ‘İslamcılar mı’ yoksa IŞİD mi olduğu yönünde bir soruya cevabında el Esad; ne Fransa ne de başka dünyanın hiçbir devletinde devlete karşı silah taşıyana ‘muhalefet’ adının verilmeyeceğini belirtti. ABD başkanı Barack Obama’nın Suriye’de ‘ılımlı muhaliflerin bir hayalden ibaret olduğunu’ söylediğine dikkat çeken el Esad; Suriye’de silahlıların büyük çoğunluğunun IŞİD, Nusra Cephesi, Ahrar el Şam ve benzeri radikal terör örgütlere tabi olduklarını belirtti.

Sözlerine devam eden el Esad; dolayısıyla Suriye’de devlete ve halka karşı silah taşıyan herkesin terörist sayıldığını, her teröristin de düşman olduğunun altını çizdi.

Katı Tutumları Olmasına Rağmen Kimse Onlara Saldırmıyor

Suriye’de siyasi muhalefetin bulunduğuna ve bu muhalefete saygı duyulduğuna dikkat çeken el Esad; yurtiçinde bulunan bu saygı değer muhaliflerin yönetime karşı katı tutumları olmasına rağmen onlara hiçbir saldırının olmadığına vurgu yaptı.

Suriye’de devlete karşı silah taşıyan herkesin bir tutulduğuna ilişkin soruya cevabında el Esad; kanuni açıdan farkın bulunmadığını belirtti. El Esad fakat radikal ideolojiye sahip silahlıların diyalogu reddettiklerine, farkın da bu olduğuna vurgu yaptı. Birçok bölgede ulusal uzlaşma yoluyla on binlerde silahlının vatan kucağına döndüğüne dikkat çeken el Esad; radikal diyalogu kabul eden ve vatan kucağına dönen silahlıların normal yaşamlarına döndüklerine vurgu yaptı.

Cenevre’de Suudi Arabistan, Türkiye ve Daha Başka Devletlerin Temsilcileri Vardı

Esad 3Ahrar el Şam ve İslam Ordusu örgütlerinin Cenevre’de Suriye hükümeti ile müzakerelere girdikleri yönünde bir soruya cevabında el Esad; bu iki örgütün Suudi Arabistan’ın desteklediği muhalefetin bir parçası olarak Cenevre’ye gittiklerini, Suudi rejiminin de dünya genelinde terörü desteklediğini belirtti. El Esad doğal olarak Suudi rejimi temsil edenlerin siyasi değil de terörist olmalarının gayet doğal olduğunu ifade etti.

Suriyeliler arasında yapılacak diyalog görüşmelerinde teröristlerin kesinlikle yeri olmadığını belirten el Esad; Cenevre’de BM Suriye özel temsilcisi Staffan de Mistura’nın aracılığı ile yapılan dolaylı görüşmelerin Suriyeliler arasında değil de Suriyeliler ile Suudi Arabistan, Türkiye, Katar, İngiltere, Fransa ve daha başka devletlerin temsilcileri arasında yapıldığının altını çizdi.

Suriyeli muhaliflerin Suriye’de halk tabanı olması gerektiğini belirten el Esad; başka devletlere ya da istihbarat cihazlarına hizmet edenlerin muhalif sayılmalarının mantıkla ilgisi olmadığını vurguladı.

Cenevre’ye gidenlerin bir kısmının yurtiçi muhalifler olduğuna dikkat çeken el Esad; bir kısmının da yurtdışında yaşadığını, fakat ulusalcı tutumlara sahip olup Suriye’de halk tabanına sahip olduğunun da bir gerçek olduğunu ifade etti.

Bölgedeki Birçok Devletten Daha Geniş Siyasi Gelişmeler Var

Daha öncede muhalefete karşı hoşgörü konusunda el Esad; Suriye’nin bir Ortadoğu devleti olduğuna dikkat çekerek, her şeye rağmen bölgedeki tüm devletlerden daha geniş ve daha rahat siyasi gelişmelere tanık olduğunu söyledi.

El Esad bir kısım hataların olduğunu ve bunun da gayet normal olduğunu söylerken; Suriye’de kriz öncesinde mevcut muhaliflerin muhtelif düşünceleri ve ideolojilerine rağmen büyük çoğunluğunun rahat bir şekilde muhalefet yaptıklarına, kimsenin de onlara dokunmadığına da dikkat çekti.

Her şeye rağmen demokrasinin bir kanun yada anayasadan olması ziyadesinde bir kültür olduğunun altını çizen el Esad; dolayısıyla kurumsal ve kültürel olarak gelişmesi gerektiğini belirtti.

Türkiye ve Suudi Arabistan’ın Müdahaleleri Mümkün Müdür

Türkiye ve Suudi Arabistan’ın söz edildiği gibi Suriye’ye askeri müdahale bulunma olanakları konusunda soruya cevabında el Esad; mantık olarak bunun mümkün olmadığını belirtti.

El Esad; fakat devlet yönetiminde akıl ve mantıktan uzak şahsiyetlerin bulunması halinde mantığın anlamı olmadığına dikkat çekti. Türkiye’de rejim başkanı Erdoğan’ın da Müslüman Kardeşler eğilimli radikal bir şahıs olmasıyla birlikte Osmanlı hayallerinde yüzmesiyle mantıklı davranmasını beklemediğini ifade eden el Esad; özellikle de Tunus, Libya ve Mısır’da yaşadığı hayal kırıklığı ardından Suriye’ye müdahale gibi davranışının mümkün olduğunu söyledi.

El Esad Suudi Arabistan’ın da Suriye’de desteklediği ve büyük paralar döküp hayallerini üstlerine kurduğu teröristlerin ciddi yenilgilere yaşadıklarına dikkat çekerken, onun da bu gibi bir hamlede bulunmasının uzak bir ihtimal olmadığını belirtti.

El Esad her şeye rağmen böyle bir müdahalenin kesinlikle kolay olmayacağını, Suriye’nin de elinden gelen her olanakla karşı koyacağını vurguladı.

Kürtlere Özerklik Verecek Misiniz?

Esad 5Krizin son bulması ardından Suriye’nin kuzeyinde Kürtlere özerk yönetim verilip verilmeyeceği sorusuna cevabında el Esad; bunun tamamen Suriye anayasasına bağlı olduğunu belirtti.

El Esad anayasanın da hükümet tarafından değil de halk bileşenlerinin tümünün katıldığı bir referandumla belirlendiğinin altını çizdi. Dolayısıyla bu meselenin gelecekte siyasi diyalogun bir parçası olacağını ifade eden el Esad; sorunun cevabının yetkililerin düşünceleriyle hiçbir ilgisi olmadığını söyledi.

Sözlerine devam eden el Esad; “burada önemli bir noktayı belirtmek isterim ki, Kürtler Suriye’de önemli bir ulusal gruptur..” dedi.

Ruslar İle Batılılar Arasında Fark Var

Rusya’nın kendisini görevden çekilmeye ikna ettiği yönünde bir soruya cevabında el Esad; Rusların kimi Batılılar gibi tutum ve politikalarında ilkesiz olmadıklarını söyledi.

Rusya’nın kriz öncesinde ve kriz süresi boyunca karşılıklı saygı emelinde teamül gösterdiklerini belirten el Esad; Rus yetkililerin büyük küçük devlet ilkesinde değil de egemen iki devlet ilkesinde hareket ettiklerini vurguladı. El Esad dolayısıyla Rus yetkililer ile şu ana dek görevden çekilme konusunun kesinlikle ele alınmadığını söyledi.

Onlara Tabi Olduğumuz Ya da Olacağımız Anlamına Gelmiyor

Suriye’nin Rusya ve İran’a daimi üsler vereceği ve onlara tabi olacağına ilişkin soruya cevabında el Esad; Suriye’de başka devletlere ait askeri üslerin olmasının, o ülkelere tabi olacağı anlamına gelmediğini belirtti.

El Esad Rusya’nın Suriye’de bir askeri üssü olduğunu ifade ederken, fakat İran’ın şu ana dek böyle bir talepte bulunmadığını söyledi. El Esad Suriye’de askeri üs verme meselesinin o devletin bölgesel ve evrensel konum ve etkisine bağlı olduğunu ifade etti.

Önemli Olan Şahıslar Değil, Politikalardır

ABD’de başkanlık seçimleri konusunda soruya cevabında el Esad; Suriye’nin her zaman şahısları değil de politikaları dikkate aldığını ifade etti.

El Esad politikaların da sadece şahıslarla değil kurumlarla da ilgisi olduğuna dikkat çekerken, Amerikalıların seçim propagandalarında ne dediklerinin hiçbir önemi olmadığını belirtti.

Babanız Gibi Hayatınız Boyunca Cumhurbaşkanı Kalacak Mısınız?

Babası gibi hayatı boyunca cumhurbaşkanı kalıp kalmayacağı yada herhangi bir adayı hazırlayıp hazırlamadığı yönünde bir soruya cevabında el Esad; cumhurbaşkanlığının zevk alınan bir hobiden ibaret olmadığını belirtti. El Esad özellikle bu gibi süreçlerde sorumluluk üstlenmenin ne denli zor olduğuna dikkat çekti.

Kendisi yerine başka birini hazırlama konusunda ise el Esad; Suriye’nin bir mezradan ibaret olmadığını, kimin cumhurbaşkanı olacağını kendisinin değil de Suriye halkı ve anayasa tarafından belirlendiği ve belirleneceğinin altını çizdi. Cumhurbaşkanlığı seçimleri yaklaştığında durum değerlendirmesine göre kendisinin aday olup olmayacağına karar vereceğini belirten el Esad; seçimlere de daha yıllar süren bir zaman olduğunu ifade etti.

Uluslararası Mahkemede Yargılanmaktan Korkuyor Musunuz?

Şahsi olarak kendisine ve Suriye hükümetine sayısız suçlamaların olmasıyla uluslar arası mahkemede yargılanmaktan korkup korkmadığı konusunda soruya cevabında el Esad; suçlamada bulunanların kim ve kimlere tabi olduklarının herkes tarafından bilindiğine dikkat çekti.

El Esad; uluslar arası kurumların Batılı devletlere ve ajandalara hizmet ettiğine dikkat çekerken, hazırladıkları raporlar ve bulundukları suçlamaların taraflı olup politik hedefler taşıdığının altını çizdi. Buna en bariz kanıtın da söz konusu rapor ve suçlamalarda Suriye’de terör örgütlerin vahşetlerine hiç değinilmediğine dikkat çeken el Esad; terör örgütlerin Suriye’de savunmasız sivil insanlara, altyapı ve hizmet kurumlarına bulundukları vahşi saldırıların is eşi benzeri görülmediğini belirtti. El Esad ayrıca raporlarda kendisine yada hükümete karşı yapılan suçlamalarda hiçbir kanıtın bulunmadığının da altını çizdi.

Tarihi Kimin Yazacağına Bağlıdır

Tarihte kendisinin nasıl anılacağını düşündüğüne ilişin soruya cevabında el Esad; bunun söz konusu tarihi kimin yazacağına bağlı olduğunu ifade etti.

Önemli olanın kendisinin ne düşündüğü olduğunu belirten el Esad; kendisinin vatanını ve halkını çok sayıda devletin desteklediği terör ve saldırılardan koruma çabasında olduğuna inandığını vurguladı.

https://www.youtube.com/watch?v=tI52tqeUB9o

Check Also

İsrail’in Sınır Kapılarına Yönelik Saldırganlığı Sonucu Homs Ve Tartus Kırsalındaki Köprülerde Büyük Hasar Oluştu

TARTUS – HOMS (SANA) –  İsrail’in dün geceki menfur saldırganlığı, Homs’un batı kırsalındaki El Dabusiyah, …