ŞAM – Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanlığı ABD komutasındaki uluslar arası koalisyon uçaklarının ‘IŞİD’e karşı savaş’ bahanesi altında Suriye egemenliğini ihlal edip petrol ve doğalgaz kurumlarının yanı sıra altyapı ve hizmet kurumlarını bombalamaları konusunda BM genel sekreteri ve Güvenlik Meclisi başkanına eş iki resmi mektup gönderdi.
Dışişleri Bakanlığı mektubunda Suriye ve halkının tanık olduğu kötü durumların tırmanmasından ekonomik, hizmet ve altyapı şebekelerini bombalayan uluslararası koalisyonun yanı sıra Suriye ve halkına katı ve kanunsuz ekonomik yaptırımlar uygulayanların sorumlu olduklarını vurguladı.
Suriye’nin petrol ve ekonomik kurumları kasıtlı olarak bombalamaları ve sabote eden koalisyon devletlerinden tazminat talep etme hakkını saklı tuttuğunun altını çizen bakanlık; uluslar arası kanunların Suriye’nin bu meşru hakkını garantilediğine dikkat çekti.
Bakanlık ABD’nin komutasındaki koalisyon uçaklarının IŞİD mevkileri ve tekfircilerin Türkiye’ye kaçırıp milyonlarca dolar finans elde ettikleri çalıntı petrol tankerlerini hedef almaları yerine Suriye halkına ait hizmet ve ekonomi kurumlarına onlarca operasyon düzenlediklerine dikkat çekti. ABD’nin IŞİD tankerlerini vurmadığı gibi BM misakı ve uluslar arası kanunların öngördüğü gibi tekfirci teröristlerin petrol tankerlerine ilişkin Güvenlik Konseyine de hiçbir şekilde bilgi aktarmadığına vurgu yaptı.
ABD komutasındaki uçakların son olarak 8 Aralık Salı günü Deyrezzor’da Kevkeb Petrol Şirketine ait Kbeybe Petrol Rafinerisini bombaladıklarını ve onu tamamen sabote ettiklerine dikkat çeken bakanlık; aynı zamanda rafineriyi inşa eden Çinli şirketin kamplarını da imha ettiklerini ifade etti. Bakanlık koalisyon uçaklarının ayrıca Merkede Doğalgaz İstasyonu ve Katr 24 gaz boru hattını da hiçbir gerekçe olmaksızın bombaladıklarına vurgu yaptı.
ABD koalisyonu uçaklarının daha önce de bir dizi hizmet ve ekonomi kurumunu bombaladıklarına dikkat çeken bakanlık; yüz milyonlarca dolar zarara yol açan bu saldırıların hiçbir geçerli nedeni olmadığını, Suriye halkının ihtiyaçlarının karşılanmasını da güçlü kıldığına vurgu yaptı. Türkiye’deki rejimin desteği ve ortaklığı ile Suriye petrolünü çalıp satan teröristlerin bu petrolü petrol kuyularından çalmadıklarına vurgu yapan bakanlık petrol sahalarında kuyulara yakın yerlerden çaldıklarının altını çizdi.
Bakanlık mektubunun ekinde ABD koalisyonu uçaklarının 30 Ekim ile 15 Aralık tarihleri arasında bombaladıkları petrol kurumlarına ilişkin belgeler takdim ederek bu kurumların hedef alınmasında hiçbir geçerli nedenin olmadığına dikkat çekti.