ŞAM – Cumhurbaşkanı Beşşar el Esad İngiltere ve Fransa’nın teröre karşı savaş iradesine sahip olmadıklarını, terörü hezimete uğratma vizyonuna da sahip olmadıklarını belirtti.
Terör Kanser Gibidir
El Esad İngiliz Sunday Times Gazetesine verdiği röportajda; İngiltere ve Fransa’nın IŞİD’e yönelik bulundukları kanunsuz operasyonların faydası olmayacağı gibi aksine ona destek olacağını ifade etti. Terörü kansere benzeten el Esad; kanser hastalığında bilinçsiz bir cerrahi operasyonunun kanseri yok etmek yerine daha çok bulaştıracağını ve daha çok yayılmasına yol açacağına dikkat çekti.
İngiltere ve Fransa’nın Suriye’de olayların başından beri teröristleri desteklediğine dikkat çeken el Esad; ABD komutasındaki koalisyona katılmalarından amaçlarının terörle mücadele olmadığını ifade etti. El Esad terörle mücadelenin etkin olması için o ülkede bulunan kara güçleriyle işbirliği ve koordinasyonun kaçınılmaz olduğunun altını çizdi.
Ne Yasal Ne de Etkin Değildir
ABD komutasındaki uluslar arası koalisyon konusunda ise el Esad; bu koalisyonun sanal olduğunu, teröre karşı pratikte hiçbir etkisi olmadığını söyledi. El Esad Suriye’nin bu koalisyonun yaptıklarını tartışmakla zaman kaybetmeyeceğini ifade ederken, teröre karşı başlattığı savaşını uluslar arası herhangi bir gücün varlığıyla ilgilenmeden sürdüreceğinin altını çizdi.
Koalisyon güçleri ya da İngiltere ve Fransa’nın bulundukları operasyonların yasallığı konusunda ise el Esad; Suriye hükümeti ve ordusunun onayını almayan, onlarla koordinasyonda bulunmayan hiçbir gücün bulunacağı operasyonların meşru yada yasal olmayacağını vurguladı. El Esad operasyonların ancak ve ancak meşru hükümetle koordinasyon ve işbirliği içinde olması halinde kanuni olacağını ifade etti.
Bu operasyonların etkinliği konusunda el Esad; bir yıla aşkın bir zamandır devam etmesine rağmen IŞİD, Nusra Cephesi ve benzeri radikal örgütlerin Suriye’de daha çok yayıldıklarına dikkat çekti. El Esad Rus hava güçlerinin ise kısa bir süre içinde bu terör örgütleri ciddi kayıplara uğrattıklarına işaret ederken, koalisyon operasyonlarının sonuçları ile Rus hava güçlerinin operasyonlarının sonuçlarının kıyaslanması halinde durumların net bir şekilde görüleceğini ifade etti.
Sözlerine devam eden el Esad Rus hava güçlerinin operasyonlarının etkili ve başarılı olmasının nedeninin ise Rusya’nın Suriye hükümeti ve ordusu ile koordinasyon içinde olmasının yanında teröre karşı savaşta ciddi ve gerçek bir iradeye sahip olmasından kaynaklandığını belirtti.
Batılıların Kendileri İtiraf Etti
IŞİD’in var olmasında Batılıların parmağı olduğu iddialarının suçlama olacağı konusunda bir soruya cevabında el Esad; bunun Batılıların bizzat kendileri tarafından da itiraf edildiğini belirtti.
El Esad İngiltere eski başbakanı Tony Blair’in ‘IŞİD’in 2006 yılında Irak’ta ABD kontrolünde aleni bir şekilde teşkil edildiğini’ ifade eden sözlerine dikkat çekti. IŞİD’in o zaman ‘Ebu Musab el Zerkavi’ liderliğinde teşkil edildiğine dikkat çeken el Esad; elebaşlarının büyük çoğunluğunun da ABD kontrolündeki cezaevlerinden çıktıklarına dikkat çekti.
El Esad IŞİD’in Irak’ta teşkil edildiğini, daha sonra da Suriye’de Batılı devletlerin provoke edip desteklediği kaosun Suriye’de başlamasıyla Suriye’ye taşındığının altını çizdi.
Aynı İdeolojiye Sahipler
Kaide Örgütünün Suriye kolu Nusra Cephesinin Avrupa için uzun süreli olarak IŞİD’ten daha tehlikeli olup olmadığı ve İngiltere’nin IŞİD yerine Nusra Cephesine karşı savaşmasının daha doğru olup olmayacağına ilişkin soruya cevabında el Esad; temel olarak tüm bu terör örgütlerin aynı Vahhabi karanlık ideolojiye sahip olduklarını belirtti.
İki terör örgütünün eylemlerinde örgütsel bir yapıya değil de karanlık radikal bir ideolojiye dayandıklarına dikkat çeken el Esad; aynı ideolojiye sahip olmalarıyla aralarında fark bulmanın mümkün olmadığını ifade etti.
Sözlerine devam eden el Esad iki örgütün taraftarları ve üyeleri açısından ele alındıklarında da aynı olduğunun görüleceğini belirterek, aynı şahısların radikal örgütler arasında sürekli olarak saf değiştirdiğinin görüldüğüne vurgu yaptı. El Esad iki örgütün Kaide Örgütünden türemiş olduklarını, yerel olarak farklı hedefleri olsa da temelde aynı olduklarını, tehlike açısından da bir olduklarının altını çizdi.
Yalan Dolanın Yeni Bir Halkasıdır
İngiltere başbakanı David Cameron’un ‘Suriye’de 70 bin ılımlı savaşçı bulunduğunu’ ifade eden açıklamalarını gerçekler yerine çarpıtılmış sahte bilgiler zincirinin yeni bir halkası olduğunu ifade eden el Esad; Rusya’nın daha önce birçok kez ısrarla ‘ılımlı muhaliflerin’ bulundukları yerler ve komutanları hakkında bu devletlerden bilgi talep ettiğine dikkat çekti. El Esad fakat hiçbir devletin bu bilgileri vermeye yanaşmadığına vurgu yaptı.
Suriye’de olayların başladığı ilk andan beri buna benzer yalan dolanlar öne sürüldüğüne dikkat çeken el Esad; Batılıların bu gibi yalanlar ve çarpıtılmış bilgilerden amaçlarının Suriye’de terörü desteklemek ve krizin süresini uzatmak olduğunu ifade etti.
Suriye’deki teröristlerin adlarında farklı özlerinde radikal terör gruplardan olduklarının kendilerinin paylaştıkları görüntülerde, eylemlerinde ve yöntemlerinde net bir şekilde görüldüğüne vurgu yapan el Esad; tümünün savunmasız insanları ve hizmet kurumlarını hedef aldıklarını, açıklama ve sloganlarında bile radikal olduklarının net bir şekilde görüldüğüne dikkat çekti.
Sözlerine devam eden el Esad; her şeye rağmen sonuç itibarıyla halkı ve devlet kurumlarını hedef alan silahlı grupların dünyanın hiçbir devletinde ılımlı ya da muhalif olarak kabul edilmelerinin kesinlikle mümkün olmadığının altını çizdi.
Kürtler Suriye Ordusuyla Yan Yana Savaşıyor
Kürtlerin veya ‘ÖSO’ konusunda bir soruya cevabında el Esad; Kürtlerin Suriye ordusuyla birlikte teröre karşı savaştıklarını söyledi.
Kürtlerin de ABD’den destek aldıkları konusunda bir soruya cevabında ise el Esad; Kürtlerin genel temel desteklerini Suriye ordusundan aldıklarını, bunu kanıtlayan belgelerinde mevcut olduğunu vurguladı.
El Esad Kürtlerin Suriyeli vatandaşlar olmaları ve gerçekten teröre karşı savaşmak istemelerinden dolayı Suriye ordusunun onlara gerekeli silah ve mühimmatı temin ettiğini belirtti. Suriye’nin Kürtler gibi daha birçok gruba silah ve mühimmat temin ettiğini ifade eden el Esad; ordunun tek başına her yerde bulunması ve teröre karşı savaşmasının imkansız olduğunu söyledi.
Erken Seçimlerle Krizin Çözümü Arasında Bağlantı Yoktur
Batılı yetkililerin kendisinin görevinden çekilmesi ya da kalmasına ilişkin son açıklamaları konusunda bir soruya cevabında el Esad; Suriye’deki krize son verme ile erken seçimler arasında bir bağlantı olmadığını belirtti.
Sözlerine devam eden el Esad Suriye’deki krize çözümün ancak ve ancak teröre dış desteğin kesilmesi ve terörün yok edilmesiyle mümkün olduğunu vurguladı. El Esad erken seçimlerin ise sadece muhtelif siyasi güçler arasındaki kapsamlı diyalogun bir parçası olarak yapılacağını ifade etti. Dolayısıyla Suriye’de cumhurbaşkanı meselesinin cumhurbaşkanı ile değil, halkın iradesiyle bağlantılı olduğunun altını çizdi.
El Esad kendisinin seçimlerde aday olup olmayacağı konusunda ise seçimlerin olacağı zamanda kendisini sorumlulukları üstlenme durumunda olup olmamasına ilaveten halk desteğinin olup olmayacağına bağlı olduğunu belirtti.
Hava Operasyonları Tek Başına Yetersizdir
IŞİD’in yok edilmesi için hava operasyonlarının yeterli olup olmayacağı konusunda el Esad; kuşkusuz yeterli olmayacağını belirtti.
IŞİD’in yok edilmesi için kara güçleriyle birlikte meşru hükümet ve halkla işbirliğinin olmasının gereğine dikkat çeken el Esad; Suriye’de terörle ciddi bir şekilde savaşan meşru Suriye hükümeti ve ordusuyla koordinasyonun kaçınılmaz olduğunu ifade etti.
Suriye hükümeti ve ordusuyla koordinasyonun reddedilmesine devam edilmesi halinde Suriye’nin planı konusunda ise el Esad; ABD komutasındaki koalisyonun sanal ve hayali olduğunu ifade etti.
El Esad Suriye’nin de teröre karşı ciddi ve kararlı bir savaş başlattığını, hayali ya da etkisi olmayan şeylerle kaybedecek zamanı olmadığı gibi bu savaşını kararlılıkla sürdüreceğinin altını çizdi. Suriye’nin terörle gerçekten mücadele etmek isteyen istisnasız her tarafı memnuniyetle karşılayacağını ifade eden el Esad; teröre karşı savaşta ciddiyet ve kararlıktan caymanın söz konusu olmayacağını söyledi.
Suriye’nin Batılı devletleri teröre karşı savaşta Suriye ordusu ile koordinasyon ve işbirliğine davet edip etmeyeceğine ilişkin soruya cevabında ise el Esad; Suriye’nin teröre karşı savaşta ciddi tüm taraflara açık olduğunu bir kez daha vurguladı. Batılı devletlerin de bu konuda iradeleri olmadığını bilmesiyle gerçekçi davranacağını ifade eden el Esad; Batılı devletlerin uluslar arası kararlar ve kanunların yanı sıra BM misakını bildiklerini söyledi. El Esad fakat bu devletlerin söz konusu kanun, karar ve misaka saygı duymadıklarını, dolayısıyla da Suriye’nin onlardan işbirliği talep etmeyeceğini söyledi.
Bu Mevzu İki Faktöre Dayalıdır
Suriye’nin müttefikleriyle birlikte IŞİD’i bertaraf etme gücüne sahip olup olmadığına ilişkin soruya cevabında ise el Esad bu mevzunun iki faktöre dayalı olduğunu belirtti.
İlk faktörün Suriye ve müttefiklerinin gücü olduğunu belirten el Esad; ikinci faktörün ise teröristlerin aldıkları destekten ibaret olduğunu ifade etti. El Esad teröre desteğin kesilmesi halinde bu terörü yok etmenin sadece birkaç ay alabileceğini belirtti.
Sözlerine devam eden el Esad Suriye’deki kriz ve terörün devam etmesinin temel nedeninin kimi devletlerin teröre sınırsız destekleri olduğunun altını çizdi.
Her Savaş Kötüdür, Fakat Ağır Kayıpların Nedeni Dış Destektir
Suriye’nin şu ana dek ağır bedel ödediği ve bu meselede Suriye hükümetine düşen sorumluluk konusunda ise el Esad; kuşkusuz ki her savaşın kötü olduğunu ifade etti.
El Esad her savaşta masum insanların kurban gideceğine dikkat çekerken; Batılıların Suriye’de cereyan eden savaşın ilk günlerinden beri teröristlerin masum ve savunmasız insanları öldürdükleri gerçeğini görmezden geldiklerini belirtti. Aynı zamanda savaş süresince kurban gidenlerin büyük çoğunluğunun devlet yanlısı olduklarını da görmezden geldiklerine dikkat çeken el Esad; Suriye hükümetinin teröre karşı savaşmaktan başka bir şey yapmadığını, bunun da sahip olduğu yegâne seçenek olduğu gerçeğini de görmezden geldiklerini ifade etti.
El Esad Suriye hükümetinin bu savaşta yasal ve insani sorumluluğunu yerine getirdiğini, Batılıların asılsız suçlamaları yüzünden de halkının teröristler tarafından katledilmesi karşısında sesiz kalmasının mümkün olmadığını ifade etti.
Böyle Bir İddia Sadece Varsayımdır
Rusya’nın zamanında müdahalesi olmasaydı Suriye’nin düşme eşiğine geldiği konusunda bir soruya cevabında el Esad; Rusya’nın bulunduğu müdahalenin askeri ve siyasi açıdan büyük öneme sahip olduğunun inkar edilemez bir gerçek olduğunu belirtti.
El Esad fakat Rusya’nın bu rolü olmadan Suriye’nin düşeceği iddiasının sadece bir varsayım olduğunu söyledi. Suriye’de krizin başından beri bu gibi söylemlerin ortaya çıktığını hatırlatan el Esad, ilk başlarda Suriye’nin birkaç haftada düşeceğini, daha sonra bu sürenin birkaç olduğunun iddia edildiğine dikkat çekti. El Esad bu iddiaların her defasında gerçeklere değil de arzu ve hayallere dayandığını söyledi.
El Esad her şeye rağmen Rusya ve Suriye’nin diğer dostlarının olayların başladığı ilk anlardan beri önemli ve etkin bir rol oynadıklarını, askeri, ekonomik, siyasi ve daha başka tüm alanlarda Suriye’ye verdikleri desteğin büyük katkı sağladığını ifade etti.
Terörün Yayılarak Tüm Bölge ve Rusya’yı Tehdit Etmesi Sonucunda Oldu
Rusya’nın müdahale zamanına ilişkin soruya cevabında el Esad; Rusya’nın kimi devletlerin sınırsız desteği sonucunda yayılan, tüm bölge ve Rusya’nın kendisini tehdit edecek konuma gelmesi ardından direk müdahaleye karar verdiğini ifade etti.
El Esad Fransa, İngiltere ve daha başka devletlerde terör eylemlerinin meydana gelmesiyle terörün sadece bölgeyi değil tüm dünyayı tehdit ettiği gerçeğinin idrak edildiğine dikkat çekti. Suriye’de deneyim kazanan teröristlerin Avrupa’ya gitmelerinin yanında Avrupa’da bulunan radikallerin Suriye’ye gelmeleri tehlikesinin ciddiyetine dikkat çeken el Esad; Rusya’nın tüm bu gelişmeleri ve tehlikeyi doğru bir şekilde idrak ettiğini söyledi. El Esad Rusya’nın Suriye’yi ve Irak’ı terörden korumakla kendisini ve hatta Avrupa’yı bu terörün tehlikesinden koruduğunun abartısız bir gerçek olduğunu söyledi.
Rusya’nın Suriye’de teröre karşı müdahale kararının Rusya’nın mı yoksa Suriye’nin girişimi üzerine geldiğine ilişkin soruya cevabında el Esad; bunun birikim sonucunda geldiğini ifade etti. El Esad Suriye ve Rusya arasında tarihi derin sağlam ilişkilere işaret ederek, Rusya’nın temelde mevcut askeri uzmanları bulunduğunu belirtti. İki taraf arasında her daim bir işbirliği ve koordinasyonun mevcut olduğunu söyleyen el Esad; bu işbirliğinin zamanla gelişip büyüdüğünü, günübirlik koordinasyonun da mevcut işbirliğini doğurduğunu belirtti.
O süreç içinde Rusya Başkanı Vladimir Putin’in de teröre karşı uluslar arası bir ittifakın teşkil edilmesi çağrısında bulunduğuna dikkat çeken El Esad; iki ülke yetkilileri arasında mevcut daimi işbirliği ve koordinasyonun birikimiyle Suriye’nin de resmi bir taleple Rusya’dan teröre karşı çabalarına katkıda bulunmasını talep ettiğini belirtti.
Mevcut Süreç İçinde Bu Söz Konusu Değildir
Rusya’nın Suriye’deki güçlerinin yapısı ve kara güçleriyle katılma olasılığına ilişkin soruya cevabında el Esad; Rusya’nın hava güçlerini koruma amaçlı olarak gönderdiği askerler haricinde operasyonlara katılan kara güçleri olmadığını belirtti.
Sözlerine devam eden el Esad; Rusya’nın bu süreç içinde kara operasyonlarına katılacak asker göndermesinin söz konusu olmadığını belirtti. El Esad bu süreç içinde durumların doğru yönde ilerlediğini, Rus kara güçlerine ihtiyaç olmadığını ifade ederken, ilerde durumların değişmesi ve gerekmesi halinde böyle bir meselenin tartışılabileceğini söyledi.
Hava Sahamızı Savunmak Yasal Hakkımızdır
Cumhurbaşkanı el Esad, Rusya’nın Suriye’deki askeri operasyonlara katılımının iki ülke yetkililerinin katılımın zorunlu olduğuna karar vermesi ardından geldiğine dikkat çekerek her iki tarafın konuyu kendi komutanlarıyla görüştüğünü, kendisinin ise Başkan Putin’le bunun nasıl yapılacağını tartıştığına değindi.
Başkan Putin’e Rus askeri güçlerinin terörle mücadele operasyonlarına katılmasını talep eden resmi bir mektup gönderdiğini belirten el Esad, ardından yayınlanan bir bildiriyle Rus askeri güçlerine terörle mücadele çabalarına katkıda bulunma çağrısı yaptıklarını ilan ettiklerini söyledi.
Cumhurbaşkanı, aynı zamanda Başkan Putin’in koalisyon oluşturmaya hazır olduklarını söylediği zaman bu yönde bir adım attığına işaret ederek buna olumlu yanıt verdiklerinin altını çizdi.
Suriye’nin Rusya’dan S- 300 füze savunma sistemleri alacağına ilişkin haberler ve bu füzeleri hava sahasını izinsiz kullanan uluslararası koalisyon güçlerine karşı kullanıp kullanmayacağı konusunda ise el Esad, hava sahasını ihlal eden uçaklara karşı koruma ve bu uçakları engellemenin Suriye’nin yasal hakkı olduğunu vurgulayarak Suriye’nin hava sahasını korumak amacıyla her türlü yöntemi kullanacaklarını ve bunun S- 300 füzeleriyle sınırlı olmadığını ifade etti.
El Esad, Rusya’dan S – 300 füze savunma sistemleri almadıklarını belirterek “alacağımız her türlü savunma sistemlerini kullanacağız. Bu silahları kullanmayacaksak neden satın alalım ki” diye ekledi.
Önceliğimiz Teröristleri Hezimete Uğratmaktır
Şu an önceliklerinin bu konu değil daha büyük tehlike oluşturan teröristlerle mücadele etmek olduğuna dikkat çeken el Esad, aynı zamanda hava sahalarını korumaya, askeri yada siyasi yönden iç işlerine yönelik dış müdahaleyi engellemeye de özen gösterdiklerinin altını çizdi.
“Önceliğimiz teröristleri hezimete uğratmaktır” diyen el Esad, bir kısmı Suriyeli olan teröristleri yenilgiye uğrattıktan sonra ileriye dönük adımlar atabileceklerini ve tüm ülkeyi yabancılardan koruyabileceklerini sözlerine ekledi.
Suudi Arabistan’ın Suriye’nin geleceği konusunda ciddi görüşmeler yapma çağrısına olumlu yanıt verip vermeyecekleri konusunda ise el Esad, siyasette imkansız diye bir şey olmadığını söyleyerek “mesele kabul etmem yada etmememle alakalı değil. Bu, hükümetlerin izlediği politikalarla alakalıdır. Onların Suriye’ye yönelik siyasetleri nedir? Teröristlere desteklerini sürdürecekler mi? Suriye, Yemen ve diğer ülkelerdeki tehlikeli oyunlarına devam edecekler mi? Politikalarını ve özellikle Suriye’ye yönelik politikalarını değiştirmeye hazırlarsa onlarla görüşme konusunda sorunumuz yok” dedi.
Cumhurbaşkanı el Esad, Viyana deklarasyonundaki en önemli maddenin Suriyelilerin ülkelerinin geleceğini tartışmak için bir araya gelmeleri olduğuna değinerek diğer meseleler ikincildir dedi.
Tek çözümün Suriyelilerin bir araya gelmesi olduğunu ifade eden el Esad, Viyana görüşmelerinin tek başına niyet beyan toplantısı yada masaya oturup geleceğin tartışıldığı gerçek bir süreç olmadığını, meselenin Viyana görüşmelerinden çıkan sonuçlarla değil Suriyeliler olarak toplandıkları zaman bunları hayata geçirip geçirmeyecekleriyle alakalı olduğunu belirtti.
Yurtdışında yaşayan ve silah taşınmasına karşı olan bazı muhalefet liderlerinin Suriye’ye geldikleri zaman tutuklandıklarına ilişkin iddiaların gerçek olmadığına işaret eden el Esad, Suriye’de muhalefet bulunduğunu ve istediklerini yapmakta özgür olduklarını bildirdi.
HeysemMenna’nın Suriye’ye dönemediğine ilişkin soruya yanıtında el Esad “Suriye’de düzenlenecek bir toplantıya katılmak istedikleri zaman onlara göz altına alınmama yada tutuklanmama güvencesi verdiğimizi defalarca ve açıkça beyan ettik” diye konuştu.
Suudi Arabistan’da Düzenlenen Toplantı Somut Olarak Hiçbir Şeyi Değiştirmez
Bazı muhalif gruplarla doğrudan diyalog kanalları bulunduğunu söyleyen el Esad, diğer grupların kendileriyle iletişim kuramadığına, kontrolü altında oldukları hükümetlerin buna izin vermediğine dikkat çekti.
Barışçıl tüm taraflara açık olduklarını bildiren el Esad, Suudi Arabistan’da düzenlenmesi beklenen toplantı konusunda ise, Suudilerin teröre doğrudan, açıkça ve alenen destek verdiklerini, dolayısıyla düzenlenecek toplantının somut anlamda hiçbir şeyi değiştirmeyeceğini ifade etti.
Suriye’nin geleceği için terörist olarak kabul ettikleri gruplarla gelecekte masaya oturup oturmayacaklarına ilişkin soruya yanıt veren el Esad, başından Suriye içinde ya da dışında çatışmaya taraf olan tüm gruplarla diyalog kurmaya çalıştıklarını ve silahını bırakmak isteyen bazı terör örgütleri değil de gruplarıyla görüştüklerini söyledi.
El Esad, bu görüşmelerin büyük çoğunluğunun başarıya ulaştığını ve bir kısım silahlının ordu saflarına katıldığını belirterekşu an ordu güçleriyle yan yana savaştıklarını ekledi.
Cumhurbaşkanı, İŞİD yada Nusra Cephesi gibi terör örgütleriyle görüşemeyeceklerini vurgulayarak sadece çatışmalara katılan, pişman olup silahını bırakmak ve normal hayata dönmek isteyen gruplarla görüştüklerinin altını çizdi.
Suriye’nin bazı bölgelerde varil bombası türünde sivillerle silahlıları ayırt etmeyen bombalar kullanıp kullanmadığı konusunda ise bu iddiaların doğruluğu bir yana ki doğru değil ABD ve İngilizlerin Afganistan ve Irak’taki hava ve füze saldırılarında kaç sivili öldürdüklerini sorgulayan el Esad, bu füzelerin teröristten çok sivilleri katlettiğine dikkat çekti.
Sorunun varil bombaları yada füzelerin kullanılmasıyla değil bu silahların nasıl kullanıldığı, buna ilişkin bilgiler ve niyetlerle alakalı olduğunu belirterek savunmak için çabaladıkları masum insanları öldürmek gibi bir irade içinde olamayacaklarını, bunu yapmaları halinde onları teröristlerin kucağına itmiş olacaklarını kaydetti.
El Esad, masum sivilleri öldürmenin devlete değil teröristlere hizmet edeceği vurgusunu yaparak inandırıcılığını yitiren bu propagandayı yürütmenin artık anlamsız ve yararsız olduğunu söyledi.
Ülkede yaşanan bazı olaylardan sorumlu olup olmadığına ilişkin sorunun kendisine sürekli yöneltildiğine dikkat çeken el Esad, bu sorunun cumhurbaşkanını zor durumda bırakma ve iki olası soruyla karşı karşıya bırakmayı hedeflediğini söyleyerek “ülkenin cumhurbaşkanı olarak olaylardan sorumlu olmaman mümkün mü” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı el Esad, “ülkede yaşananların sorumluluğunu yükleneceksem eğer, Katar’dan teröristlere para vermesini yada Suudi Arabistan’dan terör eylemlerini finanse etmesini talep etme yada batılı hükümetlerden teröristlerin Suriye’ye gelişine izin vermesini ve siyasi şemsiye oluşturup ılımlı muhalif olarak adlandırılmasını istemenin sorumluluğunda mı yükleneceğim?” diye sordu.
https://www.youtube.com/watch?v=Wb7Kmoe4MUg
S.K. – R.H.