NEW YORK – BM Güvenlik Konseyi, Suriye’de klor gazının hangi taraftan olursa olsun kimyasal silah olarak kullanılmasını kınayan bir kararı, aralarında Rusya ve Çin’in de bulunduğu, Venezüella’nın da çekimser kaldığı oylamada, 14 oyla kabul etti.
2209 sayılı bu karar, Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü Yönetim Kurulunun örgüte tabi gerçekleri açığa çıkarma heyetinin Suriye’deki çalışmalarını sürdürmesini onayladığını, bütün tarafları tam destek ve işbirliğine çağırarak bu kararın metnini ihlal eden herhangi tarafa yaptırım uygulama tehdidinde bulundu.
Suriye’nin Birleşmiş Milletlerdeki daimi temsilcisi Beşşar Caferi, Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere ve Fransa delegasyonlarının kararın üstlenmesi ardından yaptıkları müdahalelerinin bu kararı sunanlara yönelik kötü niyetlerini yansıttığını ve bizlere halihazırdaki kararı sunanlardan ikisinin o zamanda aynı iddiaları kullanarak sözde kitle imha silahları programı adı altında Irak’ı işgal ve yıkımlarıyla Irak halkına sundukları hediyeyi hatırlattığına dikkat çekti.
Kararın üstlenilmesi ardından BM genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Caferi,bazı üye ülkelerin çıkarlarının Suriye’deki kriz için Suriye önderliğinde siyasi çözüme varmak için gerekli çabaları uygulamaya dayanmadığını bilakis, Suriye egemenliğine karşı saldırılarını devam etmek için ihtiyacını duyduğu gerekçeleri yaratmak için Güvenlik Konseyi de dahil BM’de mevcut tüm mekanizmaları kullanmaya yeltendiğini söyledi.
BM Suriye özel temsilcisi Stafan de Mistura’nın görevini başarısızlığa uğratma girişimlerine dikkat çeken Caferi, yeni kararı sunan iki temel devlet tarafından desteklenen teröristlerin, Halep’te savaşı dondurmayı kabul etmediklerini, bu silahlıların “ılımlı muhalefet” olarak adlandırıldıklarını ancak bunların söz konusu teröristleri silahlandıran bazı batılı ülke hükümetlerinin çıkarlarına hizmet ettiklerini söyledi.
Caferi, başta ABD olmak üzere batılı ülkelerin yeni kararın çıkması için Güvenlik Konseyine baskının tüm çeşitlerini kullandıklarını açıladı.
Caferi, klor gazının silahlı terör grupları tarafından kullanıldığını Suriye’nin de bunun bütün delillerini sunduğunu, ayrıca failleri ortaya çıkarmak için gerçekleri ortaya çıkarma heyetinin gönderilmesini de kendisinin istediğini lakin BM Genel Sekreterinin o zaman özür dileyerek Suriye hükümetiyle işbirliği yapmayı reddettiğini Amerikan, İngiliz ve Fransız delegelerle istişarelerde bulunması ardından faillerin kimliğini açıklama gücü olmayan bir heyet gönderme kararı aldığına dikkat çekti.
Caferi, klor gazının kullanılmasıyla ilgili aynı hataları tekrarladıklarını belirterek bu yüzden klor gazını kullananların kimliğini ortaya çıkarmada yardımcı olması için Genel Sekreteri bir kez daha göreve çağırdıklarını ifade etti.
Caferi hatırlatma babından, klor gazının Avrupa’da Avrupalılar, Vietnam’da da Amerikalılar tarafından kullanıldığına dikkat çekti.
Caferi, gerçekleri açığa çıkarma heyetinin soruşturma kapsamından saptırıldığını profesyonel ve ayrıntılı raporlar sunmadığını, Suriye hükümetiyle işbirliği yapmayarak, soruşturmalarını Suriye toprakları haricinde, meçhul ve kiralık tanıklarla yaptığını açıklayarak, batılı ülkelerin bu raporları baskı edatı olarak kullandıklarına dikkat çekti.
S.Ş.