NEW YORK – Rusya, İdlib’deki teröristlerin sivillere karşı kimyasal silah kullanımı iddialarıyla ilgili fabrikasyon sahneler hazırlamalarına dayanarak Suriye’ye karşı yeni bir Batı saldırısından uyardı.
Rusya’nın Birleşmiş Milletler’deki Daimi temsilcisi Vassili Nebenzia Suriye’deki durumla ilgili Güvenlik Konseyi toplantısında bugün, Nusra Cephesi terör örgütünün İdlib’te 2 milyondan fazla insanı hacz ettiğini, sözde “beyaz kasklılar” adlı grupla işbirliği içerisinde İdlib ilindeki sivillere karşı kimyasal silah kullanımıyla ilgili geniş kapsamlı kışkırtmalara hazırlık yaptıklarına işaret etti.
Nebenzia, teröristlerin zehirli maddelerle dolu iki konteyneri İdlib iline taşıdıklarını daha önce de bu kışkırtmalar için hazırlanan 8 konteynerin bulunduğunu söyledi.
Nebenzia, uzman bir grubun söz konusu kimyasal saldırı kurbanlarına insani yardım sunmayı hedeflediğini bunu bir İngiliz askeri kurumunun yardımıyla yapılacağını ve bunun belkide Washington, Londra ve Paris için iddia edilen kimyasal saşdırının arka planına karşı Suriye tesislerini hedef almak için bir bahane olabileceğini söyledi.
Suriye Ordusunun elinde kimyasal silahın bulunmadığını yineleyen Nebenzia; “Suriye’yi hedef almak için “kirli planların” koyulmasının Rusya tarafından oldukça açık ve net görülüyor, bunun yapılmasından kaçınmanızı öneririz. Suriye’ye karşı herhangi bir darbenin uygulanması, içindeki siyasi süreci zarara uğratacak ve batının savunduğu terörist örgütlere hizmet etmeyecektir” dedi.
Tenef bölgesinde gayri meşru şekilde bulunan Amerikan kuvvetlerinin varlığının Suriye’nin egemenliğine ihlal sayıldığını vurgulayan Nebenzia, IŞİD örgütüyle mücadele ettiğini iddia eden ve Washington tarafından yönetilen “uluslararası koalisyonun” ülkenin kaynaklarını kontrol etmeye çalıştığına işaret etti.
Nebenzia: Batılı ülkeler teröristleri koruyor ve Suriye hükümeti üzerinde baskı oluşturmak için kimyasal dosyasıyla oynuyor. Suriye’de siyasi sürece ve terörle mücadeleye yoğunlaşılacağı yerde ülkenin bölünmesi hedefiyle sömürgeci politikanın halen sürüyor” dedi.
S. Şahhut.