LAHEY – Uluslararası Kimyasal Silahları Yasaklama Örgütü OPCW’de Suriye ve Rusya temsilcilikleri örgütün Lahey’deki merkezinde düzenledikleri ortak basın toplantısında Şam kırsalı Duma Kentinde kimyasal silah saldırısı iddialarının sahte ve uydurma bir tiyatro oyununu kanıtlamak için 17 görgü tanığının ifadelerine yer verdi.
OPCW’de Suriye Temsilci Yardımcısı Gassan Ubeyd basın toplantısında yaptığı açıklamada; bugün verilen bilgilerin OPCW’de üye ülkelerin aydınlatılması ve kimyasal saldırı gerçeğinin doğru bir şekilde irdelenmesi açısından büyük bir önem taşıdığını belirtti.
Ubeyd basın toplantısında konuşan görgü tanıklarının 7 Nisan tarihinde Şam kırslaı Duma Kentinde kimyasal saldırı olduğu iddia edilen bölgede bulunduklarını ve her şeyi kendi gözleriyle gördüklerine dikkat çekti. Kimyasal saldırı iddiaları için öne sürülen video görüntülerinde yer alan gençler ve Hasn Dİyab adlı küçük çocuğun verdikleri ifadelerin önemine vurgu yapan Ubeyd; 14 Nisan tarihinde ABD, İngiltere ve Fransa’nın Suriye’ye bulundukları üçlü saldırı konusunda öne sürülen yalan, nifak ve aldatmacaları net bir şekilde deşifre ettiklerinin altını çizdi.
Görgü tanıklarının ifadeleri ve bölgede yapılan araştırma ve incelmelerde Duma’da hiçbir kimyasal silah saldırısının olmadığını net bir şekilde ortaya koyduğunu dikkat çeken Ubeyd; bu yönde ortaya koyulan iddialar ve uydurma görüntülerin tümünün bir oyun olduğunun kanıtlandığını belirtti.
Ubeyd kimyasal silah saldırısı oyununu planlayan ve hazırlayanların Suriye ve halkına karşı yedi yıldır terörü destekleyen devletler ve onların Suriye’deki edatları olan teröristler olduğuna vurgu yaptı. Görüntüleri hazırlayan ‘beyaz miğferlilerin’ tarihine dikkat çeken Ubeyd; İngiliz istihbarat cihazı tarafından kurulan ve Nusra Cephesi ile bağlantıları tespit edilen bu radikal oluşumun her kimyasal silah saldırısı oyununun başrolünü oynadığına vurgu yaptı.
Ubeyd Suriye’nin radikal terör örgütlerin yuvalarında bulunan kimyasal zehirli maddeler ve bu maddelerin patlayıcı ve silahlarda kullanımına ilişkin ekipmanlara konusunda Birleşmiş Miletler, Güvenlik Konseyi ve OPCW’ye sayısız resmi belge ve kanıtlar gönderdiğine dikkat çekti. Aynı zamanda bu kimyasal maddelerin temininde bir kısım devletlerin yardım ve destekte bulunduklarını kanıtlayan belgeler gönderdiğini ifade eden Ubeyd; Suriye’nin kimyasal saldırı konusunda her daim dürüst ve tarafsız bir soruşturmanın yapılmasını azimle desteklediğini kaydetti.
İsabet Aldıkları İddia Edilen Vatandaşlar ve Doktorlar İddiaları Yalanladı
OPCW’de Rusya Temsilcisi Alexander Shulgin Duma’da kimyasal saldırı iddialarının ‘beyaz miğferliler’ ve bir kısım uluslar arası medya araçlarının yanı sıra belli başlı güçler tarafından hazırlanan sahte bir oyun olduğu konusunda ülkesinin hiçbir kuşkusu olmadığını belirtti.
Shulgin saldır iddialarında öne sürülen video görüntülerinin sahte olduğu ve bir oyundan ibaret olduğunu kanıtlamanın gayet mümkün olduğunu ifade ederken, böylelikle kimyasal silah saldırısı iddialarının da asılsız olduğunun kanıtlandığının altını çizdi.
Batılı bir kısım devletlerin kimyasal silah saldırısı iddialarını birçok kez öne sürüp askeri saldırı ve baskılarda kullandıklarına dikkat çeken Shulgin; bu devletlerin aynı oyunları tekrar oynamalarının uzak bir ihtimal olmadığına işaret etti.
Duma’da olay yerinde yapılan incelemelerde hiçbir kimyasal madde izine rastlanmadığına dikkat çeken Shulgin; isabet aldıkları iddia edilen kişiler ve bu kişilerin kaldırılıp görüntülendikleri hastanede görev yapan doktorların da ifadelerinde tüm bu iddiaları net bir şekilde yalanladıklarına vurgu yaptı.
Tanıklar Basın Toplantısında Konuştu
Suriye ve Rusya temsilciliklerinin OPCW merkezinde düzenledikleri basın toplantısında kimyasal silah saldırısı iddialarında kullanılan videoda bulunan tanıklar da konuştu.
Vdeo görüntülerinde yer alan Hasan Diyab adlı küçük çocuğun babası Ömer Diyab; Duma’da hiçbir kimyasal silah saldırısının olmadığını vurgularken; “ailem ve çocuklarımla gerçekleri söylemek için buraya geldim” ifadesini kullandı.
Baba Diyab eşi ve çocukları ile birlikte bodrum katında olduğu bir anda dışarıda teröristlerin araba lastiklerini ateşe verip herkesi hastaneye gitmeye çağırdıklarını söyledi. Bodrum katından dışarı çıktıklarında her yerde araba lastiklerinin ateşe verildiği ve yoğun tozun bulunduğunu gördüklerini ifade eden Baba Diyab; teröristleri aralarında oğlu Hasan’ın bulunduğu tüm çocukları ve birçok kişiyi hastaneye götürdüklerini açıkladı.
Baba Diyab; kendisinin de hastaneye gidip çocuklarını almaya çalıştığını, fakat teröristlerin buna izin vermediklerini belirtti.
Çocuk Olay Günü Yaşadıklarını Anlattı
Beyaz miğferlilerin çektikleri ve saldırıda öne sürülen video görüntülerde yer alan 11 yaşlarındaki Hasan Diyab ise basın toplantısında olay günü yaşadıklarını anlattı.
Çocuk Diyab olay günü teröristlerin kendisini başka çocuklarla birlikte beyaz bir araba ile tüneller üzerinden hastaneye götürdüklerini söyledi. Orada kendisi ve diğer çocukların üzerine su serpip panik ve dehşet yarattıklarını ifade eden Çocuk Diyab; yabancı kişilerin de tüm bunların görüntülerini aldıklarını söyledi.
Tıbbi Kadro Hiçbir Kimyasal Saldırı Olmadığını Belirtti
Kimyasal saldırı sonucunda isabet aldıkları iddia edilen vatandaşların kaldırıldıkları Duma Hastanesinde doktor ve acil servis kadrosu ekibi ise ifadelerinde yine Duma’da hiçbir kimyasal silah saldırısının olmadığını belirtti.
Hastanede acil servis doktoru Hasan Uyun; saldırının olduğu tarih 7 Nisan’da 15 ila 20 kişinin hafif ve orta derecede solunum zorluğu şikayeti ile hastaneye geldiklerini söyledi. Dr Uyun hastaların tıbbi muayeneleri sonucunda hiçbir kimyasal madde isabeti alametinin tespit edilmediğini vurguladı. Tüm hastaların basit ve normal bir solunum şikayeti tedavisi gördüklerini ve birkaç saat içinde hastaneden ayrıldıklarını ifade eden Dr Uyun, hiçbir vefatın da olmadığını kaydetti.
Cerrahi uzmanı Dr Yaser Abdürrahman ise olay günü bir babanın kucağında 2 yaşlarında bir kız çocuğu getirdiğini ve kızının kimyasal saldırıya maruz kaldığını iddia ettiğini söyledi. Dr Abdürrahman bunun üzerine kızı kapsamlı bir tıbbi testten geçirdiğini ve hiçbir kimyasal madde isabeti izine rastlamadığını vurguladı.
Olay günü Duma Hastanesinde bulunan Dr Halil Ceyş ise olay gününde hastaneye kaldırılan hiçbir hastada kimyasal zehirli madde isabetine işaret edecek bir belirtinin bulunmadığının altını çizdi. Tüm belirtilerin yakılan araba lastiklerinden çıkan yoğun kara duman ve tozların yol açtığı solunum zorluklarından ibaret olduğuna işaret eden Dr Ceyş; beyaz miğferlilere tabi yabancı kişilerin hastanede panik ve dehşet yaratıp görüntüler aldıklarını belirtti.
Hastane doktorlarından Mümtaz Haneş ise ifadesinde; olay günü yabancı kişilerin hastanenin acil servisine erken saatlerde gelip tıbbi ekip olduklarını iddia ettiklerini söyledi. Dr Haneş kimyasal silah saldırısı iddialarının başlamasıyla bu yabancı kişilerin hastane ekibi ve idaresiyle bağlantısız bir şekilde hareket edip panik ve dehşet yaratmaya çalışıp görüntüler aldıklarını ifade etti.