SOÇİ – Soçi’de düzenlenen Suriye ulusal diyalog kongresi katılımcıları kongre bitiminde hazırlanan ortak deklarasyonu madde madde tartışıp oylamaları ardından çoğunluk oyla onayladılar.
İlan edilen deklarasyonda Suriye’nin ulusal egemenlik ve bağımsızlığının yanı sıra toprak ve halk bütünlüğüne saygı gösterilmesi gereği vurgulandı.
Suriye’nin ulusal topraklarından bir karışından ödün verilmesinin caiz olmadığına dikkat çekilen deklarasyonda; Suriye halkının İsrail işgali altındaki Golan topraklarını BM misakı kapsamında tam ve eksiksiz bir şekilde iade etme hakkını koruma öneminin altı çizildi.
Sonuç deklarasyonunda Suriye’nin uluslar arası ve bölgesel konum ve rolünü BM misakı ve kanunları kapsamında tam bir egemenlik ve bağımsızlık içinde koruması ve etkin bir şekilde uygulamasına vurgu yapıldı. Suriye’nin ulusal egemenliği ve bağımsızlığına tam saygı gösterilmesinin bir kez daha altı çizildiği deklarasyonda Suriye’nin içişlerine herhangi bir müdahalenin kabul edilmemesi gereğine dikkat çekildi.
Suriye’nin geleceğini belirleme hakkının sadece ve sadece Suriye halkının hakkı olduğu ve bu hakka hiçbir şekilde dış müdahalenin olmaması gereğinin belirtildiği deklarasyonda; aynı zamanda bunu seçim sandıkları aracılığı ile demokratik bir şekilde icra etme önemi ifade edildi. Deklarasyonda Suriye’de siyasi, sosyal ve ekonomik sistemin seçilme ve belirlenme hakkının mutlak bir şekilde Suriye halkının hakkı olması, bu hakkında da hiçbir dış müdahale, provokasyon ya da baskının olmaması gereğine vurgu yapıldı.
Soçi deklarasyonunda Suriye’nin mezhepçi bir devlet olmayıp demokratik bir devlet olduğuna dikkat çekilirken; çok partili siyasi sistem, vatandaş eşitliği, kanun egemenliğinin korunması, yönetim ile yargı egemenliğini birbirlerinden ayıran, tüm vatandaşları eşit tutan ve kamu özgürlüğünü geliştiren bir devlet olduğuna dikkat çekildi.
Devletin ulusal birlik ve sosyal barışa bağlılığının altı çizildiği deklarasyonda; yerel idarede eşitlik düzeyinde dengeli ve kapsamlı kalkınmaya da bağlılığının önemi ifade edildi.
Soçi deklarasyonunda devlet ve kamu kurumları çalışmalarının devam etmesi ve pekiştirilmesinin altı çizilirken, toplumun kamu altyapısını ve özel mülklerini koruma, tüm vatandaşlara ve tüm bölgelerde eşit bir şekilde kamu hizmetleri temin edilmesi önemi kaydedildi.
Ordu ve silahlı kuvveleri savunma ve koruma gereğinin altı çizildiği deklarasyonda; ordu ve silahlı kuvvetlerin ulusal tüm sınırları ve halkı terör ve dış tehditlerden korumakla birlikte terörle mücadele ve gerektiği gibi vatandaşları korumada anayasa ve ulusal sorumluluğu kapsamında görevini icra etmesine yardım ve destekte bulunma önemine vurgu yapıldı.
Soçi deklarasyonunda tüm şekilleriyle terör ve radikalliğin yanı sıra dini ayırımcılığı reddedip bunlara karşı etkin mücadele etme gereği kaydedildi.
Özellikle kriz esnasında olmak üzere insan hakları ve kamu özgürlüklerine saygı duyma gereğinin altı çizildiği deklarasyonda; fırsat, hak ve hukukta herkesin eşit tutulması, bu meselelerde din, ırk, dil, cinsiyet, renk yada başka hiçbir farklılığın dikkate alınmaması önemi belirtildi.
Soçi kongresinin bitiminde yayınlanan ortak deklarasyonda ayrıca kültür, medeniyet, ulusal miras ve folklorun yanı sıra çevrenin korunmasıyla birlikte gelecek nesiller için iyileştirilmesi önemine dikkat çekildi.
Suriye’yi Suriyelilerden Daha Fazla Önemseyecek Kimse Yoktur
Bu arada Suriye ulusal diyalog kongresi bugün Rusya’nın Soçi Kentinde Suriyelilerin muhtelif kesimleri ve bileşenlerini temsil eden şahsiyetlerin yanı sıra yurtdışı muhalefeti de temsil eden 1500’den fazla şahsiyetin katılımıyla faaliyetlerine başlamıştı.
Kongre katılımcıların en yaşlısı nedeniyle konuşan Şam Ticaret Odası Başkanı Gassan Kalla; medeniyetlerin buluşma noktası Suriye’nin sahip olduğu konum ve öneme dikkat çekti. Kalla Suriye’nin birliktelik ve beraberlik içinde radikal terör ve dış güçlerin planlarına karşı koyma gücünü kazandığını belirtti.
Kalla dış müdahale ve provokasyon nedeniyle Suriye ve halkının yeteri kadar acılar yaşadığını ifade ederken, bu müdahale ve provokasyon öncesinde Suriye’nin ortak yaşam, barış ve güvenlikte tüm dünyada bir model teşkil ettiğine dikkat çekti.
Tüm bu fedakarlık ve acılardan sonra Suriye’nin geleceğinin ancak ve ancak yurtsever onurlu Suriyeliler tarafından belirleneceğinin altını çizen Kalla; bu meşru ve doğal hakkın gasp edilmesine izin vermenin mümkün olmadığını vurguladı.
Suriyelilerin kendi geleceklerini ve vatanlarının nasıl olacağını belirleme gücüne sahip olduklarını ifade eden Kalla; Suriye’yi Suriyelilerden başka daha fazla önemseyecek kesinlikle hiç kimsenin bulunmadığının altını çizdi.
Rus kaynaklar kongreye BM genel sekreterliğinin yanı sıra Güvenlik Konseyinde daimi ülkeler, Mısır, Irak, Lübnan, Kazakistan ve daha başka devletlerin gözetmen rolünde davet edildiklerini aktardı. Rus kaynaklar kongreye ayrıca Astana sürecinde garantör ülkelere ek olarak BM’nin Suriye özel temsilcisi Staffan de Mistura’nın da davet edildiğini kaydetti.
Suriye halkının muhtelif kesimleri ve bileşenlerinin yanı sıra yurtdışı ve yurtiçi muhalefeti temsil eden 1500’den fazla şahsiyetin katıldığı kongre 27 ülkeyi temsil eden 500’den fazla gazeteci tarafından izleniyor.
https://www.youtube.com/watch?v=ZHnxT1p6ies