ŞAM – Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanlığında yetkili bir kaynak; ABD’nin Suriye’ye karşı yürüttüğü gerçekleri çarpıtma hamlesi ve ‘Suriye’nin kimyasal saldırı hazırlığında olduğu’ yönünde bulunduğu iddiaların hiçbir aslı gerçeği olmadığını, herhangi bir kanıt ya da gerekçeye dayanmadığının altını çizdi.
Yetkili kaynak bugün SANA’ya bulunduğu açıklamalarda; Suriye’nin, ABD’nin bu açıklamaları ve tehditlerini keskin ifadelerle kınayıp mutlak bir şekilde reddettiğini vurguladı.
ABD’nin bu asılsız iddialarından amacının Suriye’ye karşı yeni bir saldırı planı ve niyetini aklamak olduğuna dikkat çeken yetkili kaynak; böylece hiçbir uluslar arası meşruluğa dayanmayan uluslar arası koalisyon güçlerinin Suriye ve halkına bulunduğu ve binlerce masum sivil insanın ölmelerine yol açan saldırılarını örtbas etmeyi hedeflediğinin altını çizdi.
Yetkili kaynak ABD’nin bu tehditlerinden bir başka amacının da Washington idaresi ve bölgedeki işbirlikçi rejilerin destekleyip yönlendirdikleri terör örgütlerin Suriye’nin muhtelif yerlerinde Suriye ordusu ve müttefikleri tarafından uğratıldıkları ağır kayıpları örtbas etmek olduğuna dikkat çekti. ABD’nin bu tehditleriyle Suriye’de IŞİD, Nusra Cephesi ve diğer terör örgütleri morallerini yükseltip onları güçlendirmek olduğunu vurgulayan yetkili kaynak, böylece Suriye’de krizin süresini uzatma ve daha fazla kanların akıtılmasını, insani durumların da daha da kötüleşmesini amaçladığını ifade etti.
Yetkili kaynak Suriye’nin her nevi kimyasal silahlardan tamamen arındığı ve bunun Uluslararası Kimyasal Silahları Yasaklama Örgütü tarafından kanıtlanıp itiraf edildiğine dikkat çekti. Suriye’nin herhangi bir yerde herhangi bir gerekçe altında kimyasal silah kullanımını kınadığını ve reddettiğini bir kez daha ifade eden yetkili kaynak, Suriye’de krizin başından beri Suriye ordusunun hiçbir bölgede hiçbir şekilde kimyasal silah kullanmadığının da bir kez daha altını çizdi.
4 Nisan tarihinde İdlib kırsalı Han Şeyhun Beldesinde Suriye ordusu tarafından kimyasal silah kullanıldığı iddialarının ne ABD ne de başka hiç kimse tarafından tespit edilemediğine dikkat çeken yetkili kaynak, ABD ve müttefiklerinin kanıt sunmakla kalmayıp bu bağlamda uluslar arası dürüst bir soruşturmanın yapılmasını da engellediklerine vurgu yaptı.
Yetkili kaynak ABD’nin Han Şeyhun’da kimyasal silah kullanımını tespit edememesiyle şu an bu tehditlerini aklayacak hiçbir gerekçe ya da gerçekçi bir bahanenin bulunmadığını kaydetti. ABD, Avrupa ve dünyanın muhtelif devletlerinden önde gelen analist ve uzmanların Suriye’nin Han Şeyhun’da kimyasal silah kullanmadığı gerçeğini vurguladıklarına dikkat çeken yetkili kaynak, ABD ve müttefiklerinin ne Han Şeyhun ne de ABD’nin bombaladığı Şuayrat Üssünde uluslar arası bir soruşturmanın yapılmasını engellemelerinin iddialarının asılsızlığına en büyük kanıt olduğunu kaydetti.
Yetkili kaynak Suriye’nin, ABD’nin Suriye’ye karşı herhangi bir saldırısını uluslar arası terör örgütleri listesinde yer alan IŞİD, Nusra Cephesi ve diğer terör örgütlerin çıkarlarına hizmet ettiğine mutlak bir şekilde inandığının altını çizdi. Bu gibi bir saldırının başta 2253 olmak üzere BMGK’nin terörle mücadeleye ilişkin kararlarına tamamen aykırı olduğuna da inandığını ifade eden yetkili kaynak; IŞİD’e karşı en etkin ve ciddi savaşı veren Suriye ordusuna saldırının IŞİD’e destek niteliğinde olduğunun bir kez daha altını çizdi.
Yetkili kaynak, ABD ve koalisyonunun geneli çocuk ve kadın binlerce masum sivil insanı katletmeleri, Şuayrat Üssü ve muhtelif hizmet kurumlarına bulundukları saldırı, Suriye ve ordusuna karşı tehditlerini net bir şekilde kınayıp önlenmesi konusunda etkin icraatlar alması için uluslar arası toplumu göreve çağırdı.