BEYRUT – Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanı Yardımcısı faysal Mikdat, Suriye düşmanlarının Suriye’yi dize getirmek ve Arap bölgesini kendi emelleri uğruna boyun eğdirme planlarındaki başarısızlıkları ardından kağıtlarını bir araya toplamaya, hesaplarını yeniden gözden geçirmeye ve gelecek aşamada Suriye’nin direnişiyle mücadele etmek için politikalarını çizmeye başladıklarını belirtti.
Lübnanlı el Binaa gazetesinin yayınladığı haftalık makalesinde Mikdat, batılı ülkelerin ve bölgedeki işbirlikçilerinin Suriye’nin içişlerine çirkef müdahalelerinin sömürgeci emelleri hizmetine empoze etmeye çalıştıkları asıl bela olduğunu vurguladı.
Mikdat, söz konusu tarafların yapmaya çalıştıkları ve Suriye’de uygulamak için uğruna kanlı edatlarını görevlendirme çabalarının devletin meşruluğunu çalmak, kurumlarını ayrıştırmak ve Suriye halkını dışarıdan empoze edilenleri kabul eden zayıf görünümlü bir halk olarak lanse etmeye çalıştıklarını ve bundan yararlanarak dış müdahaleye alt yapı oluşturma gerekçesi yaratmaya çalıştıklarına dikkat çekti.
Mikdat, Suriye’deki krize çözüm bulmak için öncelikli olarak üçüncüsü olmayan iki görevin bulunduğunu bunların terörle mücadele ve daha fazla yerel uzlaşmaların sağlanmasına çalışmak olduğunu ifade etti.
Mikdat, terörle mücadelenin aralarında Suudi Arabistan, Türkiye ve Katar ile batılı ülkelerin bulunduğu bütün ülkelerin Suriye ve Irak’taki bütün silahlı terör örgütlerinin finanse edilmesi veya silahlandırılması veya barındırılması veyahut da silahlı terör örgütlerinin geçirilmesi gibi faaliyetlerin durdurulmasına bağlı olduğunu vurguladı.
Mikdat, silahlı terör örgütlerini para ve silahla destekleyen özellikle Körfez ülkeleri ve Türkiye olmak üzere bazı ülke liderlerinin başlarını kurtarmak için yaptıkları işleri inkar etmeye başladıklarını bu yüzden kendilerini “Suriye Muhalefeti” olarak adlandıranların terörü desteklemedeki tutumlarından geri adım atmak ve sırtını çevirmesinin gayet normal olduğunu söyledi.
Mikdat, bölgede terörü bitirmek isteyenlerin “ılıman silahlı muhalefet” veya “ılımlı olmayan muhalefet” gibi adlandırmaları kullanmaktan uzak kalması gerektiğini çünkü, ülkesinde kendi halkına karşı silah taşıyan herkesin terörist sayılacağını onları nitelendirecek başka bir adlandırmanın bulunmadığını vurguladı.
Bazılarının dış müdahalelere bel bağlamasının artık mantık dışı olduğunu ve ahlaken kabul edilemez olduğunu belirten Mikdat, muhalefetin varlık zorunluluğuna ve bulunması gerektiğine inanıyorsak bütün Suriyelilerin çıkarının ülkeleri hayrına olan ve şu anda terörle mücadele ve daha fazla ulusal uzlaşmaların sağlanmasıyla temsil olunan her şeyin etrafında kenetlenmeleri gereğini aksi halde Amerika’nın IŞİD ve Suriye Arap ordusuna karşı savaş niyetlerine inananların Suriye’de yerlerinin kalmadığını vurguladı.
Mikdat makalesinin sonunda, siyasi çözümün Suriyeliler arasında Suriye liderliği ve Suriye toprakları üzerinde olacağını yineleyerek, yönetimin intikali ve yönetimin intikali için bir heyetin kurulmasıyla ilgili herhangi bir demecin bu şartlarda yönetimin terörist IŞİD örgütü ve kardeşlerinin eline geçmesi anlamı taşıdığına dikkat çekti.