Müzakere Edilecek Her Konu Anayasaya Uygun Olmalı

ŞAM – Cumhurbaşkanı Beşşar El Esad, Astana’da gerçekleştirilecek görüşmelerde müzakere edilecek her konunun anayasaya uygun olması gerektiğini söyledi.

Japonya’nın “TBS” televizyonuna konuşan Cumhurbaşkanı el Esad, Astana görüşmelerinin başlangıçta ateşkese öncelik vereceğini öngörüyorum yada gördüğümüz kadarıyla insanların hayatını korumak ve insani yardımların ulaştırılması için ateşkese öncelik verilecek” dedi.

El Esad, Astana görüşmelerinde siyasi diyaloga yer verilip verilmeyeceğinin belirsiz olduğuna işaret ederek görüşmelere kimin katılacağının henüz netleşmediğini ifade etti.

El Esad konuşmasını şöyle sürdürdü: “Şu ana kadar ateşkese varılması ve bu grupların Suriye’deki uzlaşmaya katılmalarını sağlamak için görüşmelerin hükümet ile terör grupları arasında müzakere şeklinde olacağını öngörüyoruz. Bu da silahlarını bırakmaları ve aftan yararlanmaları anlamına geliyor. Bu aşamada öngörebildiğimiz tek şey bu.”

Cumhurbaşkanı el Esad, yeni Amerikan yönetiminden teröristlerle mücadele etmek için bölgede gerçek ve objektif bir koalisyon oluşturma konusunda samimi olmasını beklediklerini belirtti.

El Esad, Erdoğan’ın ihvancı olduğunu, IŞİD ve el Nusracı teröristlere karşı olduğunu göstermeye çalışarak manevra yaptığını ifade ederek “fakat Erdoğan, her gün desteği ile ayakta duran bu terör örgütlerine yardım ediyor” diye ekledi.

Yeni ABD Yönetimi Terörle Mücadele Konusunda Samimi Olmalı

ABD’nin yeni Başkanı Donald Trump’ın izleyeceği politikalar konusunda tahminde bulunmanın zor olduğuna değinen el Esad, “sadece seçim kampanyası sırasındaki söylemlerine dayanarak hüküm verebiliriz. Bu söylemlerde öne çıkan ve iyi diyebileceğimiz tek şey önceliğimiz olan terörle mücadeledir. Trump, IŞİD’le mücadelenin öncelikli olduğunu söyledi. IŞİD, terörün bir yüzünü ve örgütlerinden birini temsil ediyor. IŞİD’ten bahsederken el Nusra’dan, el Kaide’ye bağlı ve şu an Suriye’de bulunan örgütlerden de söz etmek gerekiyor. Fakat anladığım kadarıyla IŞİD derken terörü kastediyor. Belirlediği bu önceliğinde önemli olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.

El Esad, yeni ABD yönetiminden teröre ilişkin bu söylemi yerine getirme konusunda samimi olmasını umut ettiklerini söyleyerek “sadece Suriye yardım etmesini beklemiyoruz. Çünkü bugün terör sadece Suriye’nin sorunu olmaktan çıkmış Ortadoğu ve uluslararası bir sorun haline gelmiştir. Bölgedeki teröristlerle mücadele için gerçek ve objektif bir koalisyon kurulması konusunda samimi olmasını temenni ediyoruz. Tabi bu birinci derecede Suriye’yi kapsayacaktır” dedi.

Cumhurbaşkanı el Esad, ABD ana akım medyası, farklı kurumlar ve baskı gruplarının Amerikan politikalarının değişmesini istemediğini çünkü Amerikan’ın yıkıcı politikalarından şahsi çıkar sağladıklarını söyledi.

El Esad şöyle devam etti: “George Bush’un 2000 yılında yönetime gelmesinde bu yana Amerika’nın dolaylı yada vekilleri aracılığıyla dolaysız savaş açmasından başka bir şey görmedik. Ana akım medya, çeşitli kurumlar ve baskı grupları da bu tür sorunlardan özellikle maddi çıkar sağlıyor. Bu nedenle Trump’ın terörle mücadele olsun diğer ülkelerin egemenliğine saygı ve hatta Rusya yada Çin gibi başka bir süper güçle kuracağı iyi ilişkilerle olsun dünyanın her tarafında sükûneti sağlama yönünde yapacağı politika değişimin önüne engel olacakları çok açık ve net şekilde görülüyor.”

Türkiye’nin IŞİD’e Karşı Gerçek Bir Mücadele Verebileceğini Öngörmüyoruz

“IŞİD’le savaş çerçevesinde Türkiye, Kürtler ve ABD gibi ülkelerle işbirliği yapar mısınız?” sorusuna yanıt veren el Esad, IŞİD’in Irak’ta ABD’nin gözetiminde kurulduğunu söyledi.

Türkiye’nin Suriye’de IŞİD’i desteklediğinde dikkat çeken el Esad, “ IŞİD Suriye’deki petrolü ihraç ediyor, para bulmak ve savaşçı devşirmek amacıyla kullanıyordu. Türkiye ise, bizzat Erdoğan’ın IŞİD’le yaptığı işbirliği ile petrol kaçaklığına doğrudan karıştı ve katkıda bulundu. Bu nedenle Türkiye’nin ve ABD’nin IŞİD’e karşı gerçek bir mücadele verebileceğini öngörmüyoruz.

Uluslararası koalisyonun bir buçuk yıl geçmesine rağmen terörle mücadele konusunda bir ilerleme sağlamadığına değinen el Esad, “çünkü bu konuda ciddi değiller” dedi.

Erdoğan Duygusal Olarak IŞİD’e Bağlı

El Esad, “Erdoğan ihvancı, duygusal ve içgüdüsel olarak IŞİD’e ve el Kaideye bağlı. Aynı ideolojiyi benimsiyorlar. Bu nedenle onlardan kopamaz. IŞİD ve Nusra teröristlerine karşı olduğunu göstermek için birtakım manevralar yapıyor fakat her gün desteği ile ayakta duran bu örgütlere yardım ediyor” diye konuştu.

El Esad, İngiltere, ABD, Fransa, Türkiye, Katar ve Suudi Arabistan gibi teröre ve Suriye’deki teröristlere doğrudan destek veren ülkelerin Suriye ve Rusya’nın Halep’te sivilleri ve hastaneleri bombalama ve katliam yapmakla suçladıklarına dikkat çekti.

Bu ülkelerin Suriyeli vatandaşlar için gözyaşı dökme hakkı yok çünkü 6 yıldır masum insanların ölümünden onlar sorumlu diyen el Esad “ hükümet olarak anayasa ve kanunlar uyarınca ve ahlaki açıdan Suriye halkını ve vatandaşlarını teröristlerden kurtarmakla yükümlüyüz. Hiç kimse herhangi bir ülkedeki hükümetin herhangi bir bölgenin teröristlerin kontrolü altında bulunmasını, her şeyi yakıp yıkmalarını ve çirkin vahhabi ideolojilerini dayatmalarına seyirci kalmasını kabul edemez. Her savaş kötüdür ve her savaşta kayıplar vardır. Her savaşta ölüm ve kan var. İyi savaş yoktur. Terörle mücadele söz konusu olduğunda ne yazık ki kayıplar da kaçınılmaz oluyor” dedi.

Suriye ve Rusya’nın kayıpların yaşanmaması için her şeyi yaptığına işaret eden el Esad,” siviller için ağlayanlar Suriye ve Rusya’nın sivilleri katlettiğine dair delil sundular mı? Ahlaki açıdan bakıldığında bir hükümetin halkını katletmesi mümkün mü?” değerlendirmesini yaptı.

Suriye’nin kimyasal silah kullandığı iddiaların asılsız olduğunu belirten el Esad, “kimyasal silah kullanmak demek kısa süre içinde binlerce insanı öldürmek demektir. Bu da krizin başından bu yana Suriye ‘de olmamıştır. Daha da önemlisi hükümet olarak ahlaki açıdan bunu yapmamız mümkün değil. Halkımıza karşı kitle imha silahı kullanmamız imkânsız. Bu silahlar elimizde yok ” dedi.

El Esad, teröristlerin ilk kez 2013 yılının baharında kimyasal silah kullandıklarına, Amerikalıların bunu araştırmak için Suriye’ye uluslararası bir soruşturma heyeti gönderilmesini engellediklerine dikkat çekerek, Suriye hükümetini ve ordusunu şeytanlaştırma kampanyasının bir parçası olan bu tür batı söylemlerini reddettiğini ifade etti.

“Çocukların siyasi eğilimleri yok. Onlar masum fakat savaşın bedelini herkesten önce onlar ödüyor. Biz bu acıları günübirlik yaşıyoruz. Bu nedenle insanların ülkelerinden kaçmalarına neden olan ve bu sorunları yaratan teröristlerden kurtulmak, istikrar ve barışı sağlamak için her çabayı harcıyoruz” diyen el Esad, Suriye’ye ambargo uygulayan batının da Suriyelilerin ülkelerinden ayrılmasında büyük payı olduğunun altını çizdi.

Suriye Halkı Kararını Sandıkta Verecek

El Esad, başkanın istifası yada görevinde kalmasının ulusal bir dava olduğuna ve bütün Suriyelileri ilgilendirdiğine dikkat çekerek Suriye’de başkanı halkın seçtiğini, hükümet ve muhalefetin bu konuda hiçbir hakka sahip olmadığını ifade etti.

El Esad sözlerine şöyle devam etti: “bu konuda ki karar sandıkta verilecek. Başkanın görevinden ayrılmasını isteyenler sandığa gidip hayır başkanı istemiyoruz diyebilir. Dünyanın dört bir yanında demokrasi bu şekilde işliyor. Bu nedenle bu konuyu muhalefetle yada başka bir ülkeyle konuşmayacağız. Bu Suriye’nin meselesidir ve anayasa ile alakalıdır.”

Seçimlerin yada erken seçimin şu an gündemde olmadığını ifade eden el Esad, “fakat gitmem yada kalmamı belirlemenin tek yolu budur. Buna Suriye halkı karar verecek” dedi.

Cumhurbaşkanı el Esad, Japonya’nın Suriye başta olmak üzere birçok ülkenin gelişmesine katkıda bulunduğuna işaret ederek Ortadoğu’daki sorunlara tarafsız şekilde yaklaştığını, Suriye krizi başlayana kadar uluslararası kanunlara saygılı olduğunu ifade etti.

“Japonya, Suriye Başkanı gitmeli dediği zaman bu eğilimi terk etti. Bu Japonya halkının ahlakı ve değerleri ile uyuşuyor mu? Hayır. Herkes Japonyalı vatandaşların ahlaki değerlere verdikleri önemi biliyor” diyen el Esad, Japonya’nın bu tutumunun uluslararası kanunlara da aykırı, ABD ve batı politikalarıyla da uyumlu olduğunun altını çizdi.

Japonya’nın, Suriye’ye uygulanan ambargoya katıldığına değinen el Esad, bunun Japonya halkının çıkarları, değerleri, anayasası ve kanunlarıyla çeliştiğini, bu durumda Suriye’de barışın tesisi ve yeniden yapılandırılmasında rol oynamasının zor olduğunu ifade etti.

El Esad sözlerine şöyle devam etti: “Japonya’nın Suriye’de büyükelçiliği yok. Bu nedenle burada ne olup bittiğini bilmesi mümkün değil. Aslında hükümetimiz yada ülkemizle hiçbir bağı olmayan diğer batılı ülkeler gibi körlük sorunu yaşıyor. Bu nedenle rol oynaması zor çünkü neler yaşandığını bilmiyor ve bilgilerini batıdan alıyor. Bu da bize göre saçmalık. Bize ambargo uygularken Suriye’de yeniden imara katkıda bulunmaktan söz edemez”.

Japonya’dan kendisine özgü çizgisine dönmesini beklediklerini ifade eden el Esad, bu durumda barışın sağlanması, akan kanın durdurulması ve Suriye’nin yeniden yapılandırılmasında aktif ve önemli rol alabileceğinin altını çizdi.

El Esad, Suriyeli mültecilerin çoğunluğunun Almanya, Fransa yada başka bir ülke tarafından kabul edilmeye ihtiyaçları olmadığına dikkat çekerek “Suriyeliler ülkelerine dönmek ve onlara burada ülkelerinde yardım etmenizi istiyorlar” diye konuştu.

Suriye’de 2015 yılında kaybolan ve El Nusra tarafından kaçırıldığı düşünülen Japon gazeteci JumpeiYasuda’nın durumu ve nerede olduğu konusunda hiçbir bilgileri olmadığını belirten el Esad, “Türkiye bu konuda size yardımcı olabilir çünkü el Nusra onun kontrolü altında. El Nusra’nın elindeki bilgiler mutlaka hükümetin ve istihbaratın elinde de vardır ”dedi.

Uluslararası Koalisyonun Yaptığı Tek Şey Suriye’nin Alt Yapısını Yıkmak

IŞİD’e karşı oluşturulan uluslararası koalisyonun şu ana kadar hiçbir ilerleme sağlamadığını, IŞİD’in Ruslar müdahale edene dek yayılmasını sürdürdüğünü söyleyen el Esad, “tek yaptıkları o bölgede IŞİD’e karşı savaşan Suriye askerlerini öldürmek. Bağımsızlıktan bu yana geçen 70 yıl boyunca kurulan Suriyelilerin alt yapısını yıktılar. Bunu petrol kuyuları, hastane, okul ve köprüler başta olmak üzere her alanda yaptılar. Ne yazık ki koalisyonun gerçekleştirdiği tek şey bu” diye konuştu.

Yeniden imar çalışmalarının Şam banliyölerinde başladığına işaret eden el Esad, şu an Halep ve diğer kentlerin yeniden imarı için planlama yaptıklarını söyledi.

Suriye halkının ülkesini yeniden kurma gücüne sahip olduğunu, yeniden imar çalışmalarına başlamak için krizin bitmesini beklemeyeceklerini ifade eden el Esad, “Suriye yabancıların eliyle kurulmayacak. Yeniden imar uzun sürebilir çünkü maliyeti yüksek. Bu uzun süre gerektirse de bu konuda endişemiz yok çünkü buna kadiriz. Asıl endişemiz, yıllardır el Nusra ve IŞİD’in eline düşen, beyinlerine kazınan vahhabi ideolojisi nedeniyle zihinleri kirlenen insanların zihinlerini nasıl yapılandıracağımızdır” .

https://www.youtube.com/watch?v=pieZO1jRc5w

Check Also

İsrail’in Sınır Kapılarına Yönelik Saldırganlığı Sonucu Homs Ve Tartus Kırsalındaki Köprülerde Büyük Hasar Oluştu

TARTUS – HOMS (SANA) –  İsrail’in dün geceki menfur saldırganlığı, Homs’un batı kırsalındaki El Dabusiyah, …