New York (SANA) – BM, İsrail’in Golan ve Filistin’deki yerleşim politikalarını uluslararası hukuka aykırı olarak değerlendirdi.
Bu değerlendirme, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri tarafından işgal altındaki Filistin toprakları, Doğu Kudüs ve Suriye Golan’ındaki İsrail yerleşimlerine dair hazırlanan raporda yer aldı. Rapor, BM Genel Kurulu nun 4. Komitesi, Özel Siyasi ve Sömürgeciliği sonlandırma Komitesi’nde İnsan Hakları Genel Sekreter Yardımcısı Ilze Brands Kehris tarafından sunuldu.
Golan’daki Yerleşim Genişlemesi Uluslararası Hukuku İhlal Ediyor
Kehris, raporunda İsrail’in Golan’daki yerleşimci sayısını artırma çabalarının uluslararası hukuku ve BM kararlarını ihlal ettiğini belirtti ve devrik rejimin çöküşünden bu yana İsrail işgal güçlerinin tampon bölgede ihlallerini sürdürdüğünü vurguladı.
Batı Şeria’daki Zorla Göç, İnsanlığa Karşı Suç Niteliğinde
Kehris, İsrail’in işgal altındaki Batı Şeria’daki Filistinlileri zorla yerinden etmesi ve kendi nüfusunun bir kısmını buraya yerleştirmesinin, bölgenin demografik ve statü yapısını değiştirdiğini; bunun savaş suçu ve bazı durumlarda insanlığa karşı suç oluşturabileceğini belirtti.
Kehris, Filistinlilerin kaderini belirleme hakkının güvence altına alınması için İsrail’in işgalini sona erdirmesi gerektiğini ve İsrail’in toprak ilhakını sürdürerek büyük alanları nüfustan boşalttığını vurguladı.
Kehris, Batı Şeria’daki İsrailli yerleşimci sayısının 737 yerleşimcinin dağılımı 165 yerleşim ve 271 geçici yerleşim biriminde ulaştığını; bunlardan 55’inin raporun kapsadığı dönemde kurulduğunu belirterek, bunun yerleşim genişlemesi açısından endişe verici bir gelişme olduğunu ifade etti.
Kehris, yıkım operasyonları nedeniyle her ay ortalama 366 Filistinlinin zorla yerinden edildiğini; önceki rapor döneminde bu sayının 244 olduğunu belirterek, ayrımcı ve baskıcı kurumsal ve yasal düzenlemelerin Filistinlilere evlerini ve topraklarını terk etmekten başka seçenek bırakmadığını aktardı.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Aralık 2016’da 2334 sayılı kararı kabul ederek, İsrail’in Filistin topraklarındaki yerleşim faaliyetlerine son vermesini talep etti. Kararda, İsrail’in Batı Şeria, Doğu Kudüs de dahil olmak üzere yerleşim inşaatlarını durdurması ve 1967’den bu yana işgal altındaki topraklardaki yerleşimlerin yasa dışı olduğu vurgulandı.