BELÉM (SANA) – Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed El-Şara, ülkesinin tüm dünya ülkeleriyle yapıcı ve dengeli ilişkiler kurmayı hedeflediğini belirterek, “Yeni Suriye’nin doğuşu, bölgede yeni bir tarih ve dünya ile stratejik ilişkiler dönemini başlatıyor” dedi.
Cumhurbaşkanı El-Şara, Brezilya’da düzenlenen COP30 İklim Zirvesi kapsamında El-Şark kanalına verdiği röportajda, “Suriye tarih boyunca bölgede önemli bir ağırlığa sahipti ve hiçbir zaman kenarda değildi. Ancak devrik rejim, Suriye’yi dünyadan kopardı ve dünyayı da Suriye’den mahrum bıraktı,” dedi.
Suriye’nin doğal konumunun tüm ülkelerle iyi ilişkiler içinde olmak olduğunu belirten El-Şara, son on ayda yaşanan gelişmelerle birlikte “Yeni Suriye’nin doğuşu, bölgede yeni bir tarih ve dünya ile stratejik ilişkiler dönemini başlatıyor” vurguladı.
ABD ile İlişkiler: Önce Eylem, Sonra Söylem
El-Şara, Şam–Washington ilişkilerine ilişkin yaklaşımını “önce eylemle başlamak” sözleriyle tanımlayarak, devrik rejimin bu konuda somut adım atmadığını ifade etti.
Cumhurbaşkanı, “Suriye ile ABD arasında birçok stratejik ilişki zemini mevcut. Suriye’nin hassas konumu, onun yeniden bölgesel ve küresel bir rol üstlenmesini zorunlu kılıyor. Birçok ülkenin Suriye ile stratejik ilişkiler kurması kendi yararınadır; tıpkı Suriye’nin diğer ülkelerle ilişkilerini güçlendirmesinin de kendi çıkarına olması gibi,” dedi.
El-Şara, Washington ile ilişkilerin “detaylı inceleme ve yoğun müzakereler” gerektirdiğini belirterek, önümüzdeki Pazartesi günü Beyaz Saray’da yapacağı görüşmenin bu sürecin geleceği açısından önemli olacağını ifade etti.
Suudi Arabistan ve Bölge Ülkeleriyle Ortak Güvenlik
Cumhurbaşkanı El-Şara, Suudi Arabistan ve bölge ülkeleriyle ilişkiler hakkında, “Suriye’deki gelişmeler Suudi Arabistan ve diğer bölge ülkeleri için de faydalıdır,” dedi.
“Şam, bölgesel güvenliğe yatırım anlamına gelen adımlar atmaya başladı. Suriye’nin güvenliği Suudi Arabistan’ın güvenliğiyle, Suudi Arabistan’ın güvenliği de Suriye’nin güvenliğiyle bağlantılıdır,” ifadelerini kullandı.
El-Şara, halklar arasındaki sevginin “bölgedeki en büyük yatırım” olduğunu vurgulayarak, Suudi Arabistan’ın Suriye’deki gelişmelere gösterdiği duyarlılığın özel bir önem taşıdığını söyledi.
Yaptırımların Kaldırılması: Tarihi Bir Uluslararası Uzlaşı
Cumhurbaşkanı El-Şara, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) kendisi ve İçişleri Bakanı Enes Hattab üzerindeki yaptırımları kaldırma kararını “doğru yönde atılmış tarihi bir adım” olarak değerlendirdi.
“Uzun bir aradan sonra Güvenlik Konseyi’nin bir konuda fikir birliğine varması ve bunun Suriye ile ilgili olması memnuniyet verici,” diyen El-Şara, “Suriye, anlaşmakta zorlanan ülkeler arasında nadir bir uzlaşı sağladı. Bu, dünyadaki birçok çözülmemiş soruna dair umut verici bir başlangıç olabilir,” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı, Suudi Arabistan, Türkiye, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri, Ürdün, Fransa, İngiltere, İtalya ve İspanya’nın bu süreçte Suriye’nin yaptırımlardan çıkarılmasına ve bölgesel–küresel düzeyde yeniden konumlanmasına katkıda bulunduğunu, İngiltere’nin ise bu konuda “öncü bir rol üstlendiğini” belirtti.
El-Şara ayrıca, ABD Başkanı Donald Trump’ın da sürece önemli katkı sağladığını, Rusya ve Çin’in de olumlu bir tutum sergilediğini ifade etti.
COP30: Yeni Suriye’yi Tanıtma Fırsatı
Cumhurbaşkanı El-Şara, COP30 Zirvesi’nin, yalnızca çevre meseleleri açısından değil, aynı zamanda “Yeni Suriye’yi uluslararası topluma yeniden tanıtma fırsatı” olarak büyük önem taşıdığını belirtti.