HUMUS (SANA) – Şehrin kalbinde, yaklaşık 40 bin metrekarelik bir alana yayılan Humus’un tarihi çarşıları, kentin en önemli kültürel ve ekonomik simgelerinden biri olarak öne çıkıyor. Burada geleneksel zanaatlar, köklü mimarî dokuyla iç içe geçerek hem tarih hem de alışveriş meraklıları için canlı bir cazibe merkezi oluşturuyor.
Kültürel ve ekonomik bir kimlik
Bu çarşıların kökeni Eyyubi ve Memlük dönemlerine kadar uzanıyor. Silindirik sokakları, renkli tavanları ve büyük kemerli kubbeleriyle özgün bir mimari karaktere sahip.
Tarih araştırmacısı Gazi Hüseyin Ağa, SANA muhabirine yaptığı açıklamada, Humus’un tarih boyunca ticaret yollarının ortasında ve Şam sahiline yakın konumuyla çarşıların kentin kültürel ve ekonomik yüzünü temsil ettiğini vurguladı. Çarşıların uzantısı ticaretin ilk kapısı olan Bab El Sük’tan başlayıp Bab Hud’a kadar ulaşmakta ve tarihi rolünü yansıtan hassas bir mimari plana göre dallanıp birleşmektedir.
Çeşitli pazarlar ve meslekler
En dikkat çekici çarşılardan biri, 1895 yılında inşa edilen ve ahşap tavanı ile siyah taş döşemesiyle öne çıkan kapalı “Sük El Makbi”dir. Sadece yaya kullanımına açık olan bu çarşıda 39 dükkan bulunmakta, ayrıca ipekçiler, aktarlar, kuyumcular, bakırcılar, terziler ve kadın eşyaları gibi meslek ve ürünlere göre adlandırılmış yan çarşılar yer almaktadır. Bunun yanında sahiplerinin ya da işletmecilerinin adını taşıyan “Sük El Faysel” ve “Sük El Cundi” gibi çarşılar da vardır. Memlük döneminden günümüze ulaşan Kayseriye Hanı ise, farklı bölgelerden gelen ticaret kervanlarının buluşma merkezi olarak öne çıkmaktadır.
İhya ve geliştirme çalışmaları
Şehrin estetik müdürü ve Tarihi Çarşıları Geliştirme Komisyonu sorumlusu İnas Bayıkli, çarşıların yeniden ihyası için iki koldan çalışıldığını belirtti: birincisi tavan ve taş kemerlerin restorasyonu gibi sivil düzenlemeler, ikincisi ise çarşı ve kollarının aydınlatılmasını kapsayan elektrik çalışmaları. Ayrıca, kurtuluştan sonra tüccarlarla belediye arasında köprü görevi görecek yeni bir komisyon kuruldu; güvenlik noktaları, dekoratif aydınlatmalar ve bakım fonu oluşturuldu. Resmî verilere göre 981’i tarihi, 1200’ü tarihi olmayan toplam 2181 dükkandan, 475’i tarihi ve 1020’si tarihi olmayan dükkan yeniden faaliyete geçti.
Çarşılar bugün hala cazibesini koruyor. 1929’dan bu yana dedelerinden devraldığı tatlıcılık mesleğini yeniden canlandıran en eski esnaflardan Tamer El Salkini, çarşının ziyaretçilere geleneksel alışveriş keyfini sunduğunu söylüyor. Esnaf Saib Sabrin çarşıları “çocuklarını kucaklayan bir anneye” benzetirken, Muhannad Bismar ise bu tarihi mekanların ziyaretçilerin kökleriyle bağ kurma duygusunu güçlendirdiğini dile getiriyor.
Humus’un eski çarşıları, barındırdığı zanaat, meslek ve çeşitliliğiyle kentin ruhunu ve kültürel kimliğini yansıtarak hem tarihi hem de ekonomik bir cazibe merkezi olmaya devam ediyor. Burada her köşe, geçmişin kokusunu taşırken kalkınma, turizm ve kültürel kimlik için yeni kapılar açıyor.
