Berlin Grup 21: KSYÖ’nün Suriye’deki hatalarını Düzeltmekten Kaçınması, örgütün Siyasallaşmasının Ve Güvenilirlik Eksikliğinin Boyutunu Doğruluyor

BERLİN (SANA) – Alman Berlin 21 grubu, Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü’nün Nisan 2018’de Suriye’de, özellikle de Duma’da kimyasal silah kullanıldığı iddialarına ilişkin yürüttüğü soruşturmaların, gerçekleri manipüle etmenin yanı sıra birçok delili gizlediğini doğruladı.

Grup, Suriye Daimi Misyonu’na ve Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü’ndeki uluslararası misyon temsilcilerine hitaben yazılan ve bir nüshası SANA’ya gönderilen mektupta şunları söyledi: “Örgütün Genel Direktörü, Berlin Grubunun incelemesini ‘not aldı’ ancak şu ana kadar bu incelemenin gündeme getirdiği önemli konulara herhangi bir önemli yanıt veremedi.”

Mektupta ayrıca şu ifadelere yer verildi: ‘’Örgütün Suriye’deki inceleme misyonlarında yaptığı soruşturmalarda anlaşma hükümlerinin ihlallerine odaklanılıyor. Raporda örgütün güvenilirliğinin yeniden sağlanmasına yönelik öneriler sunuluyor. Bu da, Kimyasal Silahlar Sözleşmesi çerçevesinde çalışmaya tam olarak geri dönmesinin sağlanması ve örgütün üst yönetiminden eski KSYÖ uzmanlarının gündeme getirdiği sorunları ele almasının istenmesi yoluyla gerçekleştiriliyor.’’

Mektupta, Avrupa Parlamenterleri’nin raporunda aşağıdaki noktalarla belirtilenlere ek olarak, söz konusu olayla ilgili daha önceki incelemesinde bahsedilen usule ilişkin ve esasla ilgili konular da vurgulanmıştır:

(1) Haziran 2018’de orijinal bilgi toplama heyeti raporu son dakikada gizlice değiştirildi ve ana bulguları gizlendi.

Bu da, hiçbir bilimsel kanıt olmaksızın yanıltıcı bir şekilde klor gazı salınımına atıfta bulunurken ortaya çıktı.

Bu olay, örgüt içindeki bir veya daha fazla yetkilinin bilimsel olarak yanıltıcı bir rapor yayınlamak için komplo kurduğunu doğruluyor.

(2) NATO kimyasal savaş uzmanlarının hazırladığı orijinal toksikoloji raporu, 43 sivil kaybının klor gazı nedeniyle ölmediğini doğruladı.

Bu bulgu daha sonra gözden kaçırıldı.

2023 yılı Soruşturma ve Tespit Ekibi raporunda ise aksini öne sürmek amacıyla yanıltıcı iddialarda bulunuldu.

(3) Örgütün raporlarında, uygunsuz tanık ifadelerinin göz ardı edilmesi, kimyasal analizlerin abartılması ve önemli bilimsel çalışmaların örtbas edilmesi gibi açık bir çarpıtma modeli benimseniyordu.

Örgütün Duma olayına ilişkin raporlarındaki bu bilimsel kusurlar, iddia edilen kimyasal silah saldırısının makul nedenleri olduğu yönündeki temel iddianın yanlış olduğu anlamına geliyor.

 Bilgi toplama misyonlarının Kimyasal Silahlar Sözleşmesi çerçevesi dışında yürütüldüğü açıktır.

(4) Bilgi toplama misyonları, süreçleri ve prosedürleri herhangi bir hükümetlerarası anlaşmada kararlaştırılmayan geçici bir mekanizmadır ve bu süreç ve prosedürler şeffaflık ve hesap verebilirlikten yoksundur.

Soruşturma misyonları, Örgüt Genel Direktörlüğü’nün kontrolü altında olduğundan, başka herhangi bir organ tarafından etkin bir bilimsel inceleme sürecine tabi değildir.

Organizasyondaki diğer teknik departmanlar hariç tutulmuştur ve bu düzenleme sağlam bilimsel uygulamalarla tutarsızdır ve bilgi toplama mekanizmaları üzerinde aşırı siyasi nüfuz için bir fırsat yaratmaktadır.

Grup ayrıca, örgütün üst yönetiminin çalışmalarındaki bu ihlal ve yolsuzluklarla mücadelede örgüte destek sağlanması ve yıllar önce gündeme getirilen sorulara örgütün Genel Direktöründen yanıt alınması için örgütteki daimi misyonlara çağrıda bulundu.

Telegram Kanalımız ||X Platformumuz ||Facebook Sayfamız

Check Also

Lübnan Direnişi, Kiryat Şmona Yerleşimini Ve Ramsa Bölgesini Hedef Adı

BEYRUT (SANA)- Lübnan Ulusal Direnişi, işgal altındaki Filistin’in kuzeyindeki Kiryat Şmona Yerleşkesini ve işgal altındaki …