Mikdad’dan Cezayir TV’ye: Cezayir İle İlişkiler Güçlü Ve Suriye’yi Destekleme Konusundaki Kararlı Duruşunu Takdir Ediyoruz

CEZAYİR – Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanı Faysal Mikdad, Suriye ile Cezayir arasındaki ilişkilerin derinliğini ve gücünü ve aralarındaki çeşitli alanlardaki yakın koordinasyonu yeniden vurgulayarak, Cezayir’in Suriye’yi desteklemekteki kararlı duruşuna, özellikle Cezayir halkının terörle mücadelede yaşadığı deneyimin Suriye halkının yaşadıklarıyla aynı olduğuna atıfta bulundu.

Mikdad, Cezayir ziyareti sırasında Cezayir International TV’ye verdiği röportajda, ‘’Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun ile iki saatten fazla süren görüşme, samimi ve samimi geçtiğini ve iki kardeş ülke arasındaki ilişkilerin derinliğini ifade ettiğini gösteriyor.’’ diyerek, Cumhurbaşkanı Beşşar Esad’dan kendisine ilettiği sözlü mesajın, 2011 yılında krizin başlangıcından bu yana, bu büyük halkın Suriye’ye sunduğu her şey için Başkan Tebun’a ve Cezayir halkına büyük minnettarlığını ifade ettiği bir sevgi ve sevgi mesajı olduğunu açıkladı.

‘’Cezayir’in tutumu, teröristlerin ve katillerin Suriye’deki durumun gerçekliği konusunda kamuoyunu yanıltmak için askeri, lojistik ve medya desteği aldığı bir dönemde bu konuda kararlıydı. Bu nedenle Başkan Esad’ın mesajı, Cezayir liderliğine ve Cezayir halkına bir sevgi mesajıydı.’’ diyen Bakan Mikdad, mesajda Suriye ve bölgedeki gelişmeler, komşu ülkelerle devam eden siyasi hareketler veya son haftalarda birçok Arap yetkilinin Suriye’ye yaptığı ziyaretler ve bizim Arap ülkelerine yaptığımız ziyaretler hakkında açıklamaların yer aldığını belirtti.

Bakan Mikdad, bu mesajın yine birkaç gün önce Cumhurbaşkanları Esad ile Tebbun arasında gerçekleşen telefon görüşmesine ek olarak, iki ülkenin çeşitli uluslararası dosyalardaki benzer tutumlarının bir sevgi, takdir ve koordinasyon mesajı olduğuna işaret ederken, ‘’Cezayir’in Suriye’nin geri dönüşü konusunda gösterdiği çaba ve Arap ortamındaki rolünü yerine getirmesi için teşekkür ve takdirlerini yinelemek gerekiyordu.’’ dedi ve Arap ülkelerinin birbirleriyle ilişkileri ne kadar doğal ve güçlü olursa, uluslararası ilişkilerinin de o kadar güçlü olacağını ve ortak zorluklarla yüzleşebileceklerini vurguladı.

Cumhurbaşkanı Esad’ın Birleşik Arap Emirlikleri’ne ve Umman Sultanlığı’na ve El Mikdad’ın Suudi Arabistan’a yaptığı ziyaretlere ilişkin, Dışişleri ve Gurbeçiler Bakanı, ‘’Tüm Arap ülkeleri, Suriye’nin maruz kaldığı her Arap ülkesinin yaşayabileceğini biliyor… ve Suriye bunun başlangıcıydı.Dolayısıyla geçtiğimiz bu sayfayı çevirmek ve Arap-Arap ilişkilerinde ülkelerimizi hedef alan tehditlere karşı yeni bir sayfa açmak adına bu ziyaretlerin tüm tarafların arzusuyla geldiğini söylüyoruz. Bu nedenle ortak çıkarlarımıza hizmet edecek, ülkelerimizi kalkındıracak, içişlerine dış müdahaleyi durduracak ve İsrail’in kardeş Filistin halkına yönelik saldırılarına son verecek şekilde bir arada olmalıyız.’’ dedi.

Suriye’nin Arap Birliği’ne dönüşüyle ​​ilgili bir soruya yanıt olarak, Mikdad, ‘’Suriye için önemli olanın Arap ülkeleri arasındaki ilişkileri yeniden düzenlemek olduğunu vurguladı çünkü bu, Lig’i veya ortak Arap işbirliğini faydalı kılmanın gerçek yolu. Ancak ikili ilişkileri düzeltmeden, Arap Birliği içindeki farklılıklar ve program ve politikalarını uygulamada yaşadığı sorunlar devam ettiği sürece bu faydanın sağlanması zor olacaktır.’’  ifadelerini kullandı.

Bakan Mikdad, ülkelerimizin tüm meselelerinin Arap boyutuna inanan ve bu meselelere yönelik Arap pozisyonlarını birleştirme çağrısında bulunan Suriye’nin, Arap ülkeleri arasındaki bölünmeden sorumlu olmayı kabul edemeyeceğini vurgularken, ‘’Suriye, Arap ülkelerinin çoğunun ortak Arap eylemi yolunun Araplar olarak onurumuzu koruyan ve bizim ve Filistin halkının haklarını koruyan tek yol olduğunu anlamaya başladığını takdir ediyor ve bizi, pozisyonlarını etkilemek için ülkelerimizin içişlerine pervasızca müdahale eden Batılı ülkelerden gelen saldırılardan uzaklaştırıyor.’’ dedi.

Mikdad ayrıca, İsrail’in topraklarında ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal mekanlarında maruz kaldıkları suç ve saldırılara karşı Suriye’nin Filistin halkına sarsılmaz desteğini yinelerken, bu suç ve ihlallerin, Suriye’nin kendisine hizmet eden ve işgal varlığına hizmet etmeyen bir zamanda kendilerine göre yanıt vermeye karar verdiği, işgal tarafından Suriye topraklarında gerçekleştirilen mükerrer saldırılardan ayrılamaz olduğunu kaydetti ve aynı zamanda işgal altındaki Suriye Golan’ın kaçınılmaz olarak anavatana döneceğini vurguladı.

R.M.

Telegram Kanalımız 

Facebook Sayfamız

 

 

 

 

 

 

Check Also

Aksa Tufanı Operasyonu… Bugünün En Öne Çıkan Gelişmeleri

İŞGAL EDİLEN KUDÜS (SANA) – Filistin direnişinin işgalci İsrail’in saldırganlığına yanıt olarak 7 Ekim’de başlattığı Aksa …