Sabbağ: Terör Örgütlerine Destek Veren, Zehirli Kimyasallar Ve Silahlara Sahip Olmalarını Ve Kullanmalarını Sağlayan Ülkelerden Hesap Sorulmalıdır

NEW YORK – Suriye’nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Büyükelçi Bessam Sabbağ, Suriye’de terör örgütlerine destek veren, silah ve zehirli kimyasallara sahip olmalarını ve kullanmalarını sağlayan ülkelerden hesap sorulması gerektiğini belirtti. Büyükelçi Sabbağ Kimyasal Silahlar Sözleşmesi’nin evrenselliğini sağlamanın, İsrail’i buna katılmaya mecbur bırakmadan ve Batılı ülkelerin hükümlerini manipüle etmeye ve hedeflerini siyasallaştırmaya devam etmesi ışığında anlaşılması zor olacağını vurguladı.

BM Güvenlik Konseyi’nin Suriye konulu toplantısında Sabbağ, “Bugün, nükleer silahların yayılmasının önlenmesi rejiminin önemli bir ayağını temsil eden ve insanlığı kitle imha silahlarının kullanımının felaket etkilerinden ve belasından kurtarmayı amaçlayan Kimyasal Silahlar Sözleşmesi’nin yürürlüğe girmesinin 25. yıldönümüdür. Bununla birlikte, “İsrail”e ve onun bölgesel ve uluslararası barış ve uluslararası barışa ciddi bir tehdit oluşturan kimyasal silah ve diğer kitle imha silahları cephaneliğine dokunulmazlık sağlamaya devam edenler olduğu sürece, bu anlaşmanın evrenselliğini sağlamak zor olacaktır”.

Sabbağ, bu anlaşmanın ve yürütme organının, 2013 yılında Suriye hükümetinin kimyasal silah stoklarından kurtulmasına yardımcı olmak da dahil olmak üzere önemli başarılar elde etmesine rağmen, Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü’nün kendisine Nobel Barış Ödülü kazandırdığını belirtirken, ABD’nin kimyasal silah stoklarını kendisi için belirlenen süreler içinde imha etme yükümlülüklerini yerine getirmekte gecikmesinin bir sonucu olarak bu anlaşmanın uygulanması ciddi zorluklarla karşı karşıya kaldığına dikkat çekti.

Sabbağ, “İçinde bulunduğumuz Nisan ayı, Suriye topraklarının egemenliğine ve bütünlüğüne yönelik iki askeri saldırıyı da hatırlatıyor, birincisi, 7 Nisan 2017’de Amerika Birleşik Devletleri tarafından Şayrat Havalimanı’na yönelik olarak gerçekleştirildi, ikincisi ise, Amerika Birleşik Devletleri, Birleşik Krallık ve Fransa tarafından, Nisan 2018’in ondörtünde Bilimsel Araştırma ve Çalışmalar Merkezi ve diğer sitelerin bombalanmasıyla işlendi” ifadeleri sözlerine ekledi.

Suriye, Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü ile tam bir işbirliği içindedir ve sözleşme kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmiştir.

Sabbağ, Suriye’nin Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü ile tam işbirliği yaptığını ve Sözleşme kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirdiğini ve Sözleşmeye gönüllü olarak iyi niyetle katıldığını ve derhal uygulanmasına açık olduğunu söyleyip “kimyasal ajanların adları, türleri ve miktarları, mühimmat türleri, üretim ve depolama tesisleri gibi ayrıntılı bilgileri verdi ve ardından stoklarını ve üretim tesislerini ortak çabalarla ve rekor sürede imha etti ve ilgili KSYÖ raporlarıyla kanıtlandı” ifadeleri de ekledi.

Sabbağ, Suriye’nin Güvenlik Konseyi 1540 Komitesi’ne ve Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü Teknik Sekreterliği’ne IŞİD, el Nusra Cephesi ve diğer ilgili kuruluşların kimyasal silah ve zehirli kimyasallar elde etme çabaları hakkında defalarca bilgi verdiğini de sözlerine ekledi.

Suriye’nin daimi temsilcisi bu bağlamda, Suriye heyeti, geçtiğimiz günlerde Türk rejim güçleriyle koordineli olarak, kimyasal bir kaza uydurmaya hazırlanma çerçevesinde el Nusra Cephesi örgütü Heyet Tahrir el Şam’ın elinde zehirli kimyasallar bulunduğu ve bu zehirli maddelerle modifiye edilerek silahlandırılan füzelerin İdlib vilayetinde bulunduğuna ilişkin bilgileri Birleşmiş Milletler’e iletti” dedi.

Terörist gruplar tarafından kimyasal silahların veya zehirli kimyasalların bulundurulması ve kullanılması son derece tehlikelidir.

Büyükelçi Sabbağ konuşmasında ayrıca, bu terör gruplarının kimyasal silahlara veya zehirli kimyasallara sahip olmasının ve kullanımlarının son derece tehlikeli olduğunu, bu nedenle bu önemli bilgilerin ciddiyetle ele alınması gerektiğini vurguladı.

Sabbağ, Suriye’nin, örgüt ekiplerinin çalışmalarıyla ilgili tüm konuları ele almak için Dışişleri Bakanı ile örgütün Genel Direktörü arasında üst düzey bir toplantıyı mümkün olan en kısa sürede ve  Somut ilerlemenin elde edilmesini sağlayan belirli ve kapsamlı bir gündeme göre gerçekleştirmeye istekli olduğuna dikkat çekti.

Sabbağ, Suriye’nin deklarasyonun değerlendirme ekibinin 25. tur istişareleri düzenleme ziyaretini memnuniyetle karşıladığını ve tarafsızlık ve profesyonellik konusundaki kararlılığı nedeniyle daha önce katılımına itiraz eden bir üye dışında, bu ekibi almaya hazır olduğunu yineledi.

Suriye, gerçekleri bulma misyonuna, çalışmalarını yürütmek için gerekli olan tüm işbirliği ve kolaylıkları sağladı, ancak bu misyon, üzerinde anlaşılan çalışma görev tanımlarına uymadı.

Öte yandan büyükelçi Sabbağ, “Gerçek bulma misyonuyla ilgili olarak, Suriye, misyona çalışmalarını yürütmek için gerekli olan tüm işbirliği ve tesisleri sağladı, ancak bu misyon, üzerinde anlaşmaya varılan çalışma şartlarına uymadı ve Sözleşme hükümlerine uymamış ve işini yaparken gerekli profesyonellik ve bağımsızlıktan sapmıştır” ifadeleri kullandı.

Sabbağ, Suriye’nin, Suriye’nin terörist gruplar tarafından kimyasal silah kullanımıyla ilgili soruşturma talep ettiği olaylara ilişkin raporlarını tamamlamadaki gerçek bulma misyonundaki gecikmeden duyduğu derin endişeyi de dile getirdi.

Sabbağ, Kimyasal Silahlar Sözleşmesi’nin 25. yıldönümünün anılmasının, Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü’nü siyasetten arındırma çağrısını yenilemek ve çalışmalarının teknik yapısını korumak için bir fırsat olduğunu söyleyerek sözlerini tamamladı.

Check Also

Lübnan Direnişi, Kiryat Şmona Yerleşimini Ve Ramsa Bölgesini Hedef Adı

BEYRUT (SANA)- Lübnan Ulusal Direnişi, işgal altındaki Filistin’in kuzeyindeki Kiryat Şmona Yerleşkesini ve işgal altındaki …