Al Şibl: Rusya, Ukrayna’da Olanlardan Kaçınmak İçin Yapılacak Her Yolu Denedi

ŞAM – Cumhurbaşkanlığı Özel Danışmanı Luna Al Şibl, Suriye’nin yıllardır Rusya ile olan yakın ilişkisi nedeniyle Ukrayna meselesinden haberdar olduğunu, özellikle Suriye’ye yönelik savaşın sadece Suriye’yi hedef almadığını bilakis Rusya’yı hedeflediğini dolyısıyla şu anda Suriye’de olduğumuz durum onunla birlikte tamamına yakın haberdar olduklarını söyledi.

Al Şibl, Rusya Bugün kanalına verdiği röportajda, Rusya’nın Ukrayna’da olanlardan kaçınmak için her yolu denediğini, bunun dışında her savaşın bir maliyeti olduğunu ve maliyetinin çok pahalı olduğunu bildiğini dolayısıyla Rsuya’nın savaş araması mantıksız olup aksine savaşın ona dayatıldığını açıkladı.

Al Şİbl: Buraya neden vardığımızı bilmek istiyorsak, doksanlara, ABD Başkanı baba George Bush, Almanya Müsteşarı Helmut Kohl ve ardından Sovyet Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov’u bir araya getiren tarihi toplantıya geri dönmeliyiz.. Orada Batı’dan NATO’nun doğuya doğru genişlememesi yönünde açık taahhütler vardı, ama tam tersi oldu, dedi.

Al Şibl, buna rağmen Rusya’nın kısıtlama ve çevreleme politikası uygulamaya devam ettiğini, Moskova’da meydana gelen tüm bu istasyonlar, bombalamalar ve terör olayları Rusya’nın dahilini vurdu. Rusya, bütün bu olanların ve cereyan edenlerin, Rusya’da veya Ukrayna’da durumu alevlendirenlerin arkasında Batı ile Amerika’nın olduğunu bildiğine işaret etti.

Al Şİbl: Bütün bunlara rağmen, onca yıl boyunca Rusya, bir kez bile Batı ve Amerika’dan düşman olarak bahsetmedi.. Daima onların ortak olduklarından bahsetti.. Batılı ortaklar, diplomatik dilinde bile. Buna karşılık Amerika ve Batı, Rusya ile düşman olarak işbirliğinde bulundu.. Rusya’dan sessiz kalması istendi, onun NATO üyesi ve nükleer ülkesi olan politikalarına karşı komşu olmasını istedi çünkü Ukrayna nükleer silah elde etmeye çalıştığını ve elde etmeye çalışacağını da ilan etmişti dedi.

Al Şibl, Suriye’nin askeri operasyonunda Rusya’nın yanında olduğunu, çünkü hiçbir ülkenin kendi ulusal güvenliğinin tehdit edilerek sessiz kalamayacağını belirtti.

Al Şibl, Kore Savaşı’ndan, Vietnam, Afganistan, Irak ve nihayet şimdi Suriye’de olduğu gibi savaşlarında milyonlarca insanı öldüren ülkeler ve bu günlerde Ukrayna’daki ajanları ve çeşitli ülkelerdeki tüm bombalamaları ve uluslararası istikrarsızlığa neden oldular, bu ülkelerin, ne yasalar ne de uluslararası meşruiyet hakkında kesinlikle konuşmaya hakları yoktur, çünkü kendileri ihlal ederek görmezden geliyorlar, dedi.

Al Şibl: Amerika’nın kendisi Irak’ı işgal etti, Güvenlik Konseyi’nin ve uluslararası meşruiyetin ve her şeyden önce yasaların üzerine çıktı.. bu ülkeler bu yasaları çiğnedi, bundan nasıl bahsederler.. Her halükarda, Batılı ülkeler ve onlarca yıldır bu dünyayı bir ormana çevirdiler ve orman kanunu, en güçlünün hayatta kalması ve en güçlünün hayatta kalması, Rusya’nın ulusal güvenliğini koruma hakkına sahip olduğu anlamına geliyor, dedi.

Rusya’ya yönelik Batı yaptırımlarıyla ilgili olarak Al Şibl şunları söyledi: Batı, bu tedbirlerle Rusya ve Rusya’dan başkasına iki kesişen noktaya ulaşmaya çalışıyor. Birincisi, Rusya için olsun olmasın, sınırların var olduğu. Ruslar ve ülkeler, her ülkenin geçmemeleri gereken sınırları olduğunu anlamalıdır. Genel olarak Batı tarafından ve daha sonra Amerika tarafından, bu ülkelere ya itaatkar ya da ipotekli ya da piyon olduklarının bildirilmesi gerektiği anlamında. Aksi halde onlara uygulanan yaptırımların kılıcı vardır, dedi.

Al Şibl; “İkinci nokta, Rus halkını, Suriye halkını hissetmeye çalıştıkları gibi hissetmeye çalışmak, çoğu halkların Batı olmadan ve Batı’nın sempatisi olmadan yaşayamayacaklarını hissetmeye çalıştıkları gibi.. Son otuz yılda bizi tüm dünyanın Batı olduğuna, yaşayan ve onurlu olmaya çalışan başka bir dünyanın yarısı veya üçte ikisi olmadığına ikna etmeye çalışanlar oldu, dedi.

Al Şibl: Öte yandan, güzel ve iyi olan şey şu ki, yaptırımlar savaşı umutsuz bir savaştır çünkü tam da bu noktada dünya değişti.. Rusya, Çin ve Suriye değişti.. Örneğin, Suriye şu an kuşatma altında olan bir ülke.. ve biz Batı olmadan yaşayabildik çünkü yükselen ekonomiler ve bu konseptte bir dönüşüm var. Sonuç olarak, bu kuşatmayı kırıp atlatabiliriz, çünkü onların kafamıza yerleştirdikleri fikir. Batı olmadan ve onun fikri olmadan yaşayamayacağımız tamamen yanlış.. Bu yaptırımlar, evet, Rusya’yı üzecek ve cezalandırılacak her ülke üzülecek, dedi.

Al Şibl: Ama soru şu ki.. kim daha çok üzülecek.. kim daha çok acı çekecek.. Batı mı yoksa Rusya mı.. Örneğin, şu anda tüm Avrupa Birliği’nden Rus uçuşları yasaklandı buna karşılım Rusya da hava sahasından yasaklayan tüm uçuşları yasakladı.. Alan olarak Rusya, hava sahasından tüm uçuşları yasakladığında dünyanın en büyük ülkesidir, dolayısıyla zarar gören yasaklanandır. Hava sahasını kapatanlar zararlı, tersi değil.. Bu bize bir İngiliz atasözünü hatırlatıyor, çünkü İngiltere Rusya’ya karşı duyduğumuz bu histerinin önemli bir parçası olduğu sürece: Yüzüme meydan okumak için burnumu keserim, Batı budur. Şimdi bu yaptırımların bir parçası olarak bunu yapıyor, dedi.

Rusya’ya karşı medya savaşı hakkında ise Al Şibl şunları söyledi: Batı şeytanlaşmaya ulaştığında, bu onun iflas ettiği ve gerçeklerden korktuğu anlamına gelir, bu nedenle şeytanlaştırma ile başlar, yasaklarla başlar ve sizi uydulardan indirip sosyal medyadan yasaklayarak başlar. Çünkü aslında yalan söylemeye dönersiniz ve Başkan Putin’in dediği gibi, bir yalan imparatorluğu haline gelmiştir. Bu görüntü, özellikle Batı düşmanlarının psikolojik yenilgiye uğraması için.. Batı ile dönüşü olmayan noktaya gelince, genellikle geri dönüşü olmayan bir nokta yoktur.. Dönüş her zaman taraflardan biri kazandığında gerçekleşir.. Ve dolayısıyla Rusya ne zaman kazanırsa, Batı’nın koşarak geldiğini ve Rusya’ya dönmediğini göreceksiniz.. Dünya Savaşı’nda olan da buydu.. Herkes Nazilerin yanındaydı ama Rusya zafere yaklaşmaya başlayınca döndüler ve Rusya’ya geldiler bu zaferi onunla paylaşmak için, bu yüzden geri dönüşü olmayan nokta yalnızca Rusya’nın zaferiyle ilgilidir.

Al Şibl, Rusya’nın bir kez bile Ukrayna’ya girmek ve Ukrayna’yı işgal etmek istediğini söylemediğini ve Donbass bölgesini korumak ve ulusal güvenliğini korumak için girdiğini belirtti. Dolayısıyla Rusya’nın Ukrayna müzakerelerini onaylaması bence bir esneklik ve onların ağaçtan inmesi için kapı açıyor.

Al Şibl, Batı’nın Ukrayna’daki aşırılık yanlılarına silah desteği senaryosunun Suriye’deki destek senaryosuna benzerliğiyle ilgili olarak şunları söyledi: Batı’nın Ukrayna’daki aşırılık yanlılarına silah desteği senaryosunun Suriye’deki destek senaryosu ile benzerliğine ilişkin olarak şunları söyledi: Kesinlikle aynı sadece benzer değil çünkü usta, rakip, araçlar, taktikler ve stratejiler aynı, ama tek fark isimlendirmeler.. Yani, sizin neo-Nazileriniz var, bizde de teröristler var ve Rusya’daki teröristleri Suriye’den önce, Çeçenistan’dan beri iki kez ve Beslan okulunun olaylarını taşıdılar ve başarısız olduklarında terörist senaryosunu Araplarımıza devam ettirdiler. Rusya’da bu adı neo-Naziler olarak değiştirdi, dedi.

Al Şibl: Sonuç olarak her şey birbirine benziyor.. Şu anda Rus medyasında gördüğümüz füze yüklü arabalar bile Suriye’de teröristler için gördüklerimizle aynı.. Konuşmamın başında. Suriye’deki savaşın sadece onları değil, aynı zamanda Suriye ve Rusya’yı da hedef aldığını söylemiştim.

Check Also

Suriye, 2024 Dünya Okullar Arası Münazara Şampiyonasına Katılıyor

ŞAM (SANA) – Ulusal Okul Münazara Takımı, 16-26 Temmuz tarihleri ​​arasında Sırbistan’ın ev sahipliğinde düzenlenen …