Erdoğan Rejiminin Desteklediği Teröristler Sivillere Vahşetlerini Sürdürüyor (VİDEO)

NEW YORK – Suriye’nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Beşşar el Caferi İdlib’in büyük çoğunluğunu ele geçiren ve uluslararası terör örgütleri listesinde yer alan Nusra Cephesinin İdlib’te yüz binlerce sivil insanı canlı kalkan olarak almaya ve bu siviller hakkında çirkef suçlar işlemeye devam ettiğini belirtti.

BM Güvenlik Konseyinin düzenlediği oturumda konuşan Caferi; İdlib’te bulunan terör örgütlerin civarlarında bulunan belde ve köylere karşı vahşi saldırılarını sürdürdüklerini belirtti. Caferi söz konusu terör örgütlerin son olarak Halep kırsalının güneyi Vudayhi Köyüne karşı düzenlediği katliama dikkat çekerek, bu vahşet dolu terör saldırısında düğün esnasında 12 sivil vatandaşın şehit, 16 vatandaşın da yaralı düştüklerine vurgu yaptı.

Teröristlerin havan roketleri ve füzelerle civarlardaki belde ve köylere gaddarca saldırmalarına dikkat çeken Caferi; bu saldırılar sonucunda masum vatandaşların yaşadıkları dehşet, korku ve insani durumlara ışık tuttu.

Caferi uluslararası terör örgütleri listesinde yer alan ve Kaide Örgütünün Suriye kolu sayılan Nusra Cephesinin sivillere karşı saldırı ve vahşetine ışık tutarken, bu terör örgütünün Türkiye’de Erdoğan rejimi tarafından desteklendiğine ve edat olarak kullanıldığına vurgu yaptı.

Nusra Cephesi ve müttefikleri diğer terör örgütlerin sivil yerleşim alanlarını gaddarca füze ve roketlerle günü birlik olarak bombardımanlara tutmaları sonucunda yüzlerce sivil vatandaşın şehit ve yaralı düştüklerini ifade eden Caferi, bu sivillerin önemli bir kısmının çocuk ve kadınlardan ibaret olduğunu kaydetti.

Caferi civarlarındaki bölgelerde hastane, okul, sağlık ocağı, elektrik şebekesi ve her türlü hizmet altyapısını kasıtlı ve sistematik bir şekilde hedef alıp sabote eden teröristlerin Erdoğan rejimi ve ortakları tarafından her türlü desteği aldıklarına vurgu yaptı. Bu terör örgütleri saflarında yer alan yabancı teröristlere de vurgu yapan Caferi; söz konusu teröristlerin hastane ve okulları masum sivilleri alıkoyma ve onlara işkence yapmakla birlikte cephane depoları ve terör karargahlarına dönüştürdüklerinin altını çizdi.

Caferi radikal teröristlerin tekfirci ve radikal ideolojilerine karşı çıkan herkesi düşman sayıp insanlık dışı vahşetlerde bulunduklarını belirtti.

Türkiye’nin İdlib’te radikal teröristlere kimyasal ve biyolojik silahlar dahil temin ettiği askeri ve lojistik desteğe dikkat çeken Caferi; son olarak İstanbul üzerinden Libya’dan getirilen kimyasal silahlara vurgu yaptı. Caferi Erdoğan rejiminin aynı zamanda Suriye’deki kriz süresince yüzbinlerce yabancı teröristin Türkiye üzerinden Suriye’ye geçişlerini temin edip kolaylaştırdığının altını çizdi.

Suriye’nin BM Daimi Temsilcisi Caferi Suriye’nin egemenliği ve toprak bütünlüğünden herhangi bir şekilde ödün vermenin kesinlikle ve hiçbir şekilde mümkün olmadığının altını çizdi. Bu yönde planlar yapanların bu planlarından caymaları gerektiğini belirten Caferi; Suriye’deki kriz ve durumları fırsat kullanmaya çalışanlara geçit verilmeyeceğini vurguladı.

Caferi Suriye’de gerçekten ve ciddi bir şekilde terörle mücadele etmek isteyenlerin Suriye ve müttefikleriyle işbirliği içinde olmaları gerektiğini belirtti. Suriye’de terörü yok etmenin her kimseden önce Suriye’nin sorumluluğu ve görevi olduğunun altını çizen Caferi; Suriye ile işbirliğinde olmayan tarafların terörle mücadele etmediklerini, aksine terörü desteklediklerinin altını çizdi.

Medya ve uluslararası platformlarda Suriye’ye karşı yürütülen hamlelere dikkat çeken Caferi; insani durumlar, terörle mücadele ve benzeri konularda gerçeklerin çarpıtılıp kamuoyunun kandırılmasına son verilmesi önemini kaydetti.

Caferi İdlib ve tüm Suriye’de Suriyelilerin acılarına son vermenin her şeyden önce terörü destekleyen belli başlı tarafların bu desteklerine son vermeleri ve terörü edat olarak kullanmaya son vermelerini gerektirdiğinin altını çizdi.

Suriye ve halkına yönelik uygulanan ekonomik yaptırımların masum halkın günlük yaşamına bulunduğu olumsuz yansımalarına ışık tutan Caferi; uluslararası kanunlara tamamen aykırı bu yaptırımların derhal kaldırılması talebinde bulundu.

Caferi Suriye’nin herhangi bir vatandaşının teröre maruz kalması, herhangi bir bölgede terörün devam etmesi veya gayrı meşru bir şekilde yabancı güçlerin bulunmasını kabul etmesinin hiçbir koşul ya da dayatma altında kabul edilemez olduğunun altını çizdi. Dolayısıyla Suriye’nin egemenliğini ve toprak bütünlüğünü yılmadan savunacağının altını çizen Caferi; her karış toprağını terör ve destekçilerinden kurtarıp vatandaşları ve her karış toprağının istikrarını sağlama mücadelesini azim ve kararlılıkla sürdüreceğini belirtti.

Check Also

Aksa Tufanı Operasyonu… Bugünün En Öne Çıkan Gelişmeleri

İŞGAL EDİLEN KUDÜS (SANA) – Filistinli direnişinin işgalci İsrail’ın saldırganlıklarına yanıt olarak 7 Ekim’de başlattığı Aksa …