Suriye Arap Haber Ajansı – SANA Suriye Arap Haber Ajansı – SANA
ŞAM – Peder İlyas Zahlavi, Suriye’nin Suriye savaşı sırasında Batı ve Batı ve Arap dünyasından işbirlikçileri tarafından ayarlanan çok ağır koşullarla karşı karşıya kaldığını, ancak Batı’nın kendilerine karşı kullandığı tüm askeri, psikolojik ve ekonomik araçlara rağmen Suriye halkının dimdik ayakta durduğunu vurguladı.
Peder Zahlavi, SANA’ya yaptığı açıklamada, “Bu işin en tehlikeli yanı, terörün ülke içinde ve dışında insanların kalplerine ektiği gerilim ve ayrılıktır. Bu zorlu felaket gelip dünyayı ve ruhları sarstı ve acı çeken kardeşlerine ve depremden etkilenenlere yardım sağlamak için herkesin eski Suriye orijinal sevgisini, sempatisini, şefkatini, merhametini ve telaşını gösterdi.” dedi.
Peder Zahlavi ayrıca, tüm Suriye bölgelerinin insanlığı seçtiğine ve bu çilede kardeşlerinin yardımına koştuğuna dikkat çekerek, bunun, Suriyeli insanın derinliklerinin ruhsal, entelektüel ve insani yaratıcılığın muazzam gömülü enerjileriyle dolu olduğunun açık bir kanıtı olduğuna işaret etti.
Peder Zahlavi, bugün yaşanan bu depremin ardından ülke ve dünya genelinde sevgi enerjilerinin patladığını vurgulayarak, bu sevginin devam edeceğinden ve daha fazla barış ve merhamet doğuracağından emin olduğunu ve her insana varoluşun birbiriyle savaşmaktan değil, ortak hareket etmekten geçtiğini öğrettiğini de kaydetti.
Peder Zahlavi açıklamasında, bu depremin, yarattığı acıya rağmen, depremin kurbanlarının Suriye’den geriye kalanları kurtaran şehitler olduğunu söylediğimiz bir gün geleceğini belirtirken, ülke dışındaki bazı Suriyelilerin yaşananlardan ders çıkararak Suriyeli annelerini öldürmeyi bırakmalarını, onu onurlandırmalarını ve zorlukların üstesinden gelmesine yardımcı olmalarını diledi.
Peder Zahlavi açıklamasında ayırca, bugün Suriye halkının, Batı’nın ve ulus düşmanlarının amaçlarına ulaşmak için Arap dünyasının içinde ve dışında istismar ettiği tüm zorlukların, çelişkilerin ve önceki hataların üstesinden gelmek için birleşmeye ihtiyacı olduğuna işaret ederek, acıya rağmen, sevgi, yeniden yapılanma ve neşe yoluyla gelecek olan geleceğin huzuru hakkında kesinlik olduğunu ve iyimserlik olmadığını vurguladı.
R.M.
