ŞAM – Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanlığında yetkili bir kaynak; İsrail ve kiralık edatlarının son olarak gerçekleştirdikleri kanunsuz operasyonun, İsrail’in daha önce bulunduğu iddiaları çürütüp onu deşifre etmesiyle birlikte yıllardır Suriye’de edat olarak kullanılan “beyaz miğferlilerin” gerçeğini de bir kez daha ortaya koyduğunu belirtti.
Yetkili kaynak İsrail’in yıllardır Suriye’de yaşanan savaş ve bu savaşta edat olarak kullanılan terör örgütleri ile yakından uzaktan ilgisi olmadığını iddia ettiğine dikkat çekti. Son olarak ABD, Almanya, İngiltere, Kanada ve Ürdün hükümetleri ile koordinasyon ve işbirliği içinde Güney Bölgesinde bulunan “beyaz miğferliler” ve radikal terör örgütleri komutanlarından yüzlercesini sınır ötesine tahliye ettiğine vurgu yapan yetkili kaynak; İsrail işgal ordusu sözcüsünün ilan ettiği bu kanunsuz operasyonun İsrail’in yalanlarını deşifre ettiğini ifade etti.
Yetkili kaynak söz konusu azılı terör elebaşlarının aileleriyle birlikte önce İsrail’e, sonra Ürdün’e ve ardından da Suriye’de teröre muhtelif tür destek temin eden devletlere aktarmasının Suriye ve halkını hedef alan savaştaki rolünü bir kez daha ortaya koyduğunu kaydetti.
İsrail, Ürdün ve daha başka belli başlı devletlerin Suriye’de IŞİD, Nusra Cephesi ve daha başka isimler altında faaliyet gösteren terör örgütlerin yanı sıra bunlarla sıkı bağlantıları tespit edilen “Beyaz Miğferlilere” sağladıkları muhtelif tür desteği kınamada sözlerin yetersiz kaldığını vurgulayan yetkili kaynak; bu destek ile Suriye’de insanlığın yüz karası suçlar işlenip dehşet verici terör estirildiğine dikkat çekti.
Yetkili kaynak “Beyaz Miğferlilerin” Suriye’yi suçlamada kullanılan kimyasal silah provokasyonlarında oynadıkları role dikkat çekerken, Suriye’de herhangi bir kimyasal silahın bulunmadığını, bundan sonra OPCW ya da uluslar arası herhangi bir örgüt veya kurumda Suriye’ye karşı kimyasal silah suçlamalarına ilişkin herhangi bir toplantının artık kabul edilemez olduğunun altını çizdi.